... vekili avukat ... ile ... vekili avukat ... aralarındaki dava hakkında ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 19.10.2011 gün ve 22-595 sayılı hükmün Dairemizin 30.5.2012 tarih ve 6667-13924 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı-karşı davacı avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.

K A R A R

Davacı,davalının avukat olduğunu,davalıya 31.07.2003 tarihinde verdiği vekaletname ile vekilliğini yürüttüğünü ,... 1.icra müdürlüğünün 2003/4204 esas sayılı takip dosyasından tahsil ettiği parayı tarafına vermediğini, bu yüzden 23.03.2006 tarihinde haklı olarak azlettiğini, alacağının tahsili için icra takibinde bulunduğunu, davalının takibe haksız itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile icra inkar tazminatının tahsilini istemiştir.
Davalı,davacının vekili olarak yaptığı tüm işlemlerden davacının bilgisi ve onayı olduğunu,davacı adına takip edilen dosyada ihtiyati haciz sırasında takip borçlularının 2500 Tl bedelli çek verdiklerini,davacı adına tahsil ettiği parayı bu çeki ciro ederek nakit para vererek davacıya teslim ettiğini savunarak davanın reddini dilemiş,karşı dava ile de davacının vekili olarak takip ettiği dosyadan vekalet ücretinin ödenmediğini ileri sürerek şimdilik 2000 TL vekalet ücreti alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece,asıl ve karşı davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı-karşı davalı tarafından temyiz edilmiş, Dairemizce bozulmuş; bu kez davalı-karşı davacı karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1-Davalı-karşı davacının sair karar düzeltme istemlerinin ve özellikle temyiz ilamında belirtilen gerektirici nedenler karşısında usulün 440. Maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirisine uygun olmayan, davalı karşı davacının 21.4.2006 tarihli ihtarnamesi ve 13.10.2006 tarihli cevap dilekçesi kapsamından da açıkça anlaşılacağı gibi davalı avukatın icra takip dosyasına konu edilen alacağı tahsil etmiş olmasına rağmen bu paranın tamamını o dosyada müvekkili olan davacıya ödediğini yasal delillerle ispat edememiş olmasına göre sair karar düzeltme taleplerinin reddi gerekir.
2-Davacı, davalının açtığı karşı davaya verdiği 13.7.2007 tarihli cevap dilekçesinde davacı avukat tarafından kendisine verilen 2.500 TL meblağlı çeki tahsil ettiğini, tahsil ettiği bu parayı da götürerek davacı avukatın sekreterine teslim ettiğini savunmuş, ödemeye yönelik bu savunmasını yasal delillerle ispat edememiştir. Bu durumda mahkemece, davaya konu edilen icra dosyası alacağından 2.500 TL.lik meblağın davalı avukat tarafından davacıya ödendiğinin kabulü ile buna göre hesaplama yapılması zorunludur. Ne var ki davacı, delil 8.sırasında yemin deliline dayanmış bulunduğundan bu miktar alacak yönünden davacıya yemin hakkı hatırlatılmalı, sonucuna göre bir karar verilmelidir. Bu yönün gözetilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle davalı-karşı davacının diğer taleplerinin reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle davalı-karşı davacının karar düzeltme talebinin kısmen kabulü ile Dairemizin 30.5.2012 tarih ve 2012/6667-13924 sayılı bozma kararının kısmen kaldırılmasına, mahkeme kararının yeniden BOZULMASINA, peşin alınan 43.90 TL temyiz harcın istek halinde iadesine, 24.4.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.