1. Hukuk Dairesi 2021/2901 E. , 2021/4462 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAKİBİN TALİKİ VEYA İPTALİ
Taraflar arasındaki davadan dolayı ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 30/01/1996 gün ve 1988/129 Esas - 1996/4 Karar sayılı hükmün onanmasına ilişkin olan 06/11/2019 gün ve 8453 Esas - 7084 Karar sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ... ada ..., ..., ... ve ... parsel sayılı sırasıyla 17.210.00, 58.00, 66,00 ve 24.862,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, tapu kaydı nedeniyle ...ve müşterekleri adına payları oranında tespit edilmiş iken, komisyon kararıyla ... ada ... parsel sayılı 24.928,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ile birlikte tapu kayıt miktar fazlası olarak davalı Hazine adına; ... ada ... ve ... parsel sayılı 3.128,00 ve 20.523,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar ise, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... Belediye Başkanlığı adına tespit edilmiş iken, komisyon kararıyla devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu belirtilerek davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmişlerdir. Davacı ... ve arkadaşları, tapu kaydı, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açtıktan sonra, yargılama sırasında İshak mirasçıları adına tescilini talep etmişler, bilahare davacı Ali Korkmaz tereke temsilcisi olarak atanmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli ... ada ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazların davalı Hazine adına olan tapu kayıtlarının iptali ile, ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 1995/80-98 Esas- Karar sayılı veraset ilamındaki payları oranında ... Ali oğlu ... mirasçıları adına tapuya kayıt ve tescillerine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiş ve Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 06.11.2019 tarih 2016/8453 Esas -2019/7084 Karar sayılı kararı ile onanmış, davalı Hazine vekili tarafından karar düzeltme yoluna başvurulmuştur.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazlar yönünden davacılar yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş; bu karar temyiz incelemesinde onanmış ise de, kadastro tespiti sırasında davacıların dayanak tapu kayıt sınırlarının gayri sabit sınırlı olması nedeniyle, kayıt miktarına ilaveten belgesiz miktarı olan 20 dönüm yerin ... ada ... parsel olarak davacılar adına tescili yapılmıştır. Dava konusu taşınmazlardan ... ada ..., ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazlar miktar fazlası olarak Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, ... ada ... ve ... parsel sayılı taşınmazlar ise ... Belediye Başkanlığı adına tespit edilmiş iken, komisyon kararıyla devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu belirtilerek davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmişlerdir. Davacılar çekişmeli taşınmazlar hakkında tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasına dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazların davacıların zilyetliğinde olduğu, davacılar lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece davacılar lehine zilyetlikle mal edinme koşullarının oluştuğu gerekçesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne var ki; 3402 sayılı Kanun"un 14. maddesinde öngörülen "tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir" hükmü içermektedir. Davacılara kadastro tespiti sırasında belgesiz miktarı olan 20 dönüm yer verildiğine göre, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak alabilecekleri miktar 80 dönüm olmasına karşın 90.775,00 metrekare yerin davacılar adına tesciline karar verilmek suretiyle kanunda belirtilen sınır aşılmıştır.
Hal böyle olunca; Mahkemece, davacı taraftan tercih hakkı sorulmak suretiyle, tercihte bulunmadıkları taktirde mahkemece re"sen belirlenecek toplamda 100 dönüme ulaşacak kadar taşınmaz bölümünün belirlenerek davacılar adına tesciline; geriye kalan bölümünün ise tapu kayıt maliki davalı Hazine üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, bu husus göz ardı edilerek taşınmazların tamamının davacı taraf adına tesciline karar verilmesi hatalı olmuştur. Hükmün yukarıda açıklandığı üzere bozulması gerekirken sehven onandığı anlaşılmakla; davalı Hazine vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 06.11.2019 tarih 2016/8453 Esas -2019/7084 karar sayılı onama kararının KALDIRILMASINA, hükmün açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, 21/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.