21. Hukuk Dairesi 2017/5749 E. , 2019/2460 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Asıl ve birleşen dava bakımından; davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacılar ile davalılardan ... Elektrik Dağıtım A.Ş.Gen.Müd., ..., ... İzolasyon Doğalgaz İnş.Nak.Taah.San. Tic.Ltd.Şti. ile ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre; tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, sigortalının iş kazası sonucunda vefatı nedeniyle yakınlarının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davalı ... yönünden kusuru bulunmadığından bahisle birleşen davanın bütün olarak reddine, asıl dava dosyası yönünden ise davacıların maddi tazminat istemlerinin zararın kurum ödemeleri ile karşılandığından bahisle tüm davalılar yönünden reddine, manevi tazminat istemleri açısından davalılar Mehmet Salih, TEİAŞ, Sağlık Bakanlığı, Körfez Milli Eğitim Müdürlüğü açısından kusurları bulunmadığından bahisle davanın reddine, 60.000,00"er TL manevi tazminatın davalılar ... Şti. ile Abdullah"dan tahsili ile davacılara ödenmesine karar verilmiştir.
Dosya kapsamından, hükme esas alınan bilirkişi kusur raporunda davacılar murisinin %10, davalı ..."ın %30, davalı ... İzo. İnş. Nak. Tur. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti."nin %60 oranında kusurlu oldukları, diğer davalıların ise kusurları bulunmadığı yönünde görüş bildirildiği, aynı raporda davalılardan Mehmet Salih"e kusur verilmeme nedeninin bu davalının da davalı ... Şirketinin işçisi olması, mühendis veya mimar gibi bir ünvanı olmaması olarak açıklandığı, gerekçede davalı ...hakkındaki davanın da reddedildiği açıklanmasına karşın, hükümde ...açısından olumlu olumsuz bir karar verilmediği, aynı olaya ilişkin olarak açılan ceza dava dosyasında (Körfez 2. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2013/255 Esas sayılı dosyası) temyiz incelemesine konu eldeki davada da davalı konumunda bulunan Şaban, Abdullah ve Mehmet Salih ile eldeki dosyaya göre dava dışı olan Hamdullah isimli kişinin yargılandığı. Şaban"ın beraat ettiği, beraat hükmünün temyiz edilmeksizin kesinleştiği, diğer sanıklar hakkında kurulan cezai hükümlerin açıklanmasının geri bıraklılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
3-Gerek mülga BK’nun 47 ve gerekse yürürlükteki 6098 sayılı TBK’nun 56. maddesinde hakimin bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verebileceği öngörülmüştür. Hakimin manevi zarar adı ile ölenin yakınlarına verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminatın tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de hükmedilen tutarın uğranılan manevi zararla orantılı, duyulan üzüntüyü hafifletici olması gerekir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, bunun yanında olayın işverenin işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini yeterince alınmamasından kaynaklandığı da gözetilerek gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23.6.2004, 13/291-370)
Bu ilkeler gözetildiğinde, davacılar yararına hükmedilen 60.000,00"er TL manevi tazminatlar azdır.
4-İş kazalarından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davalarında zararlandırıcı olaya neden oldukları ileri sürülen kişi veya kişilerin kusur oranlarının kesin olarak tespiti hem maddi hem de manevi tazminat miktarını doğrudan etkilemesi bakımından önem taşımaktadır. Zira maddi tazminat davalarında sigortalının kazanç kaybının hesaplanmasında davacının kendi kusuru oranında tespit olunan kazanç kaybından indirim yapılacağı gibi yine manevi tazminat davalarında hükmedilecek manevi tazminat miktarının takdirinde tarafların kusur durumu mahkemece öncelikle dikkate alınacaktır.
Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi kusur raporunda davalı işyerinde usta olduğu anlaşılan davalı ..."e kusur verilmeme nedeninin bu davalının da davalı ... Şirketi"nin işçisi olması, mühendis veya mimar gibi bir ünvanı olmaması olarak açıklanması yerinde değildir.
Buna göre yapılacak iş, yalnızca davalı ..."in kusur durumunun tartışılması ve tespiti açısından, eldeki dosya kapsamı ve ceza dava dosyasındaki maddi vakıanın birlikte değerlendirildiği yeni bir bilirkişi kusur raporu almak ve bu davalı açısından oluşacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir.
5-Mahkeme hükmünde nelerin yazılacağı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinde belirtilmiştir. Hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
Bu biçim, yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır. Hatta giderek denebilir ki, dava içinden davalar doğar. Hükmün hedefine ulaşmasını engeller, kamu düzeni ve barışı oluşturulamaz.
Bu açıklamalara göre mahkemece davalı ...açısından hüküm kısmında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması hatalı olmuştur.
6-Diğer bir uyuşmazlık, hakkındaki dava kusuru bulunmadığından bahisle tümden reddedilen davalılar yönünden red vekalet ücretinin ne şekilde belirlenmesi gerektiği ile birden çok davalının bulunduğu davalarda, davanın kısmen kabul kısmen reddi halinde, vekalet ücretinin ne şekilde hüküm altına alınması gerektiği noktasında toplanmaktadır.
Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 2016 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3/2 maddesinde “Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur.”
Yine 2016 yılı A.A.Ü.T"nin 7/2 maddesi “Davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur.” hükmünü içermektedir.
Bu açıklamalara göre birleşen dava dosyası yönünden, bu davanın esasen husumet nedeniyle reddedildiği dikkate alındığında her iki davacı aleyhine maddi ve manevi tazminat ayrımı olmaksızın tek bir maktu red vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde her bir davacı aleyhine ayrı ayrı ve yine maddi ve manevi tazminat istemleri açısından ayrı ayrı red vekalet ücretine hükmedilmesi hatalıdır. Asıl dava dosyası yönünden haklarındaki dava kusurları bulunmadığından bahisle diğer bir deyişle husumet nedeniyle reddedilen davalılar lehine yine tek bir maktu red vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken her bir davacı aleyhine ayrı ayrı red vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir. Bütün bunlar yanında, asıl dava dosyasında reddedilen maddi tazminat istemleri açısından reddedilen toplam maddi tazminat miktarı üzerinden davalılar ... İzolasyon Doğal Gaz İnş. Nak. Tur. Ltd. Şti. ile ... lehine hesaplanacak tek red vekalet ücretine, kısmen kabul edilen manevi tazminat istemlerinin toplamı üzerinden davacılar lehine tek, reddedilen toplam manevi tazminat miktarı üzerinden davalılar ... İzolasyon Doğal Gaz İnş. Nak. Tur. Ltd. Şti. ile ... lehine tek red vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken her bir taraf lehine ve aleyhine ayrı ayrı vekalet ücretlerine hükmedilmesi de isabetsizdir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden davacılar ile davalılardan ... Elektrik Dağıtım A.Ş. Gen. Müd., ... İzolasyon Doğalgaz İnş. Nak. Taah. San.Tic. Ltd. Şti. ile ..."a iadesine, 03/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.