Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/3860
Karar No: 2013/10267
Karar Tarihi: 22.4.2013

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/3860 Esas 2013/10267 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2013/3860 E.  ,  2013/10267 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, özel halk otobüsünün maliki ve işletmecisi olduğunu, özel halk otobüsü için davalı Belediyeye 1.2.1995 tarihinde 7500 tam bilet bedelinin karşılığı güvence bedeli ödediğini, aracı belediye encümeni kararıyla 2003 yılında üçüncü şahsa devrettiğini, dava tarihindeki7500 tam bilet karşılığı olan bedelin ilgili yönetmelik gereğince tarafında ödenmesi gerektiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 2.000 TL" nin davalıdan tahsilini talep etmiş, 18.10.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 2.000 TL" den 12.000 TL" ye artırmıştır.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, kısa kararda dava ve ıslah dilekçesinin kabulü ile 12.000 TL" nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bu bedelin 2.000 TL" lik kısmına dava tarihi olan 20.6.2012, bakiyesine ise ıslah tarihi olan 18.10.2012 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar verilmiş, gerekçeli kararda ise 12.000 TL" nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bu bedelin 7.780 TL" lik kısmına dava tarihi olan 30.9.2011 tarihinden itibaren, bakiyesine ise ıslah tarihi olan 9.4.2012 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2009/19-109 Esas ve 2009/123 Karar sayılı ilamında değinildiği üzere, 10.04.1992 tarih, 1991-7 Esas 1992-4 Karar Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı, hâkimin tefhim etmiş olduğu kısa kararla gerekçeli kararın uyum içinde olması gerektiğini öngörmektedir. Yargı erkinin görev ve yetkisi, Anayasa ile yasaları amaçlarına uygun olarak yorumlayıp uygulamak, keza İçtihadı Birleştirme Kararlarının bağlayıcılığını gözetmekten ibarettir. Kısa kararla gerekçeli karar arasındaki çelişkiye cevaz verilmemesinin amacı, kamunun mahkemelere olan güveninin sarsılmamasına yöneliktir. Tefhim edilen hüküm başka, gerekçeli karardaki hüküm başka ise bu durumun mahkemelere olan güveni sarsacağı tartışmasızdır.
    Öyle ki, İçtihadı Birleştirme Kararında bu konuya çok büyük bir önem verilmiş, çelişkinin varlığı tespit edildiği takdirde, başka hiçbir incelemeye gerek görülmeksizin ve tarafların bu konuyu temyiz sebebi yapıp yapmadıklarına bakılmaksızın kararın salt bu nedenle bozulması gerektiğine işaret edilmiştir. Ayrıca 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 381, 388 ve 389 (yeni HMK 294,297) maddelerinde hüküm fıkrasında nelerin yer alacağı açıklanmış; 388.maddesinin son fıkrası (yeni HMK 297/son) ile "Hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir" hükmü getirilmiştir.
    Somut uyuşmazlıkta açıklanan yasal düzenleme gözetilmeyerek kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturulması, HUMK." nun 388/son madde ve fıkrası gereğince hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
    2-Bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, 2.bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.4.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi