19. Ceza Dairesi Esas No: 2015/11529 Karar No: 2015/7505 Karar Tarihi: 23.11.2015
5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/11529 Esas 2015/7505 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi’nde görülmekte olan bir davanın temyizi için Yargıtay Ceza Dairesi’ne başvurulmuş. Daire, suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmadığına ve bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun toplum olduğuna dikkat çekiyor. Öte yandan, suçlu hakkında benzer bir suçtan başka bir ceza davası daha bulunmakta. Ayrıca, adli emanette bulunan eşyanın bilirkişiye tevdi edilmediği, bunun yerine keşfe gidilerek mübaşir, hakim, cumhuriyet savcısı ve zabıt katibi ücreti ödendiği belirtiliyor. Bu nedenlerden dolayı mahkeme kararı bozulmuș ve dosya, esas mahkemesine gönderilerek yeniden incelemeye alınacak. Kanun maddeleri ise 5846 Sayılı Kanun'a Aykırılık ve TCK'nın 43/1. Maddesi olarak belirtilmiştir.
19. Ceza Dairesi 2015/11529 E. , 2015/7505 K. "İçtihat Metni"
Tebliğname No : 7 - 2013/48377 MAHKEMESİ : İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi TARİHİ : 17/01/2013 NUMARASI : 2012/641 (E) ve 2013/12 (K) SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizin de benimsediği 08/04/2014 tarih 2013/7-591 Esas 2014/171 karar sayılı kararında açıklandığı üzere, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğu cihetle, UYAP ortamında yapılan araştırmada benzer eylemler nedeniyle sanık hakkında, İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinde 2014/68 Esas ve 2014/281 karar sayılı dosyasının Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığında bulunduğunun anlaşılması karşısında, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığındaki dosyanın akıbeti araştırılarak, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu, 2- Adli emanette bulunduğu anlaşılan eşyanın bilirkişiye tevdii ile inceleme yapılması yerine keşfe gidilmek suretiyle hakim, cumhuriyet savcısı, zabıt katibi ve mubaşire ücret tahakkukuyla sanığa fazla yargılama gideri yüklenmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas mahkemesine gönderilmesine, 23.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.