12. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/5466 Karar No: 2010/17830 Karar Tarihi: 06.07.2010
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/5466 Esas 2010/17830 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2010/5466 E. , 2010/17830 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Üsküdar 1. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 22/01/2010 NUMARASI : 2010/41-2010/43
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; 15.09.2006 vadeli 3.500,00 TL miktarlı bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takipte keşideci borçlu, takibin kesinleşmesinden sonra 6 aydan fazla bir süre takip dosyasının işlemsiz bırakıldığını, TTK.’nun 661/3.maddesi uyarınca cirantanın başka cirantalarla keşideciye karşı açacağı davaların 6 ay geçmekle zamanaşımına uğrayacağını, icranın geri bırakılmasını ve takipte faize faiz yürütüldüğünü ileri sürerek ödeme emrinin iptalini istemiş, mahkemece ödeme emrinin 14.08.2009 tarihinde tebliğ edildiği, başvurunun ise İİK.’nun 168.maddesi uyarınca 5 günlük süre geçirildikten sonra 18.01.2010 tarihinde yapıldığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. İİK.’nun 71/2.maddesi uyarınca borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, aynı kanunun 33/a maddesi hükmünün kıyasen uygulanacağı, anılan maddede de zamanaşımı gerçekleşmiş ise icranın geri bırakılacağı hususu düzenlenmiştir. Görüldüğü üzere, borçlunun İİK’nun 71.maddesine dayanan zamanaşımı isteminin incelenmesi, bu istemin belli bir süre içinde ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir (Hukuk Genel Kurulu’nun 04.11.1998 tarih ve 1998/12-763 E.1998/797 K.sayılı kararı). Bu durumda, mahkemece yukarıda belirtilen kurallar doğrultusunda işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle istemin reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 06.07.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.