18. Ceza Dairesi 2015/148 E. , 2015/97 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakkı olmayan yere tecavüz, mala zarar verme, imar kirliliğine neden olma
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen hakkı olmayan yere tecavüz, mala zarar verme ve imar kirliliğine neden olma eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
Hakkı olmayan yere tecavüz suçundan dolayı sanığa tayin edilen hapis cezası ile adli para cezasının bir bütün olarak hükmü oluşturduğu, hükmün bölünemeyeceği gözetilmeden adli para cezasının kesin olduğunun belirtilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ile katılan ..." nın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye aykırı olarak, son paragrafta yer alan "ve sanığa verilen 80 TL adli para cezası açısından verilen ceza miktarı itibarı ile 6217 sayılı Kanunun 23. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanunu 272/3-a maddesi uyarınca kesin olarak” ibaresinin karardan çıkarılması biçiminde DÜZELTİLMEK ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümler, bu bağlamda ONANMAK suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca davanın esasına, 06/04/2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.