Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davalı A.. H.. tarafından kendisine asaleten, davalı F.. H.."na ise vekaleten verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R – Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı A.. H.. tarafından kendisine asaleten, davalı F.. H.."na ise vekaleten temyiz edilmiştir. Fındık bahçesi niteliğindeki taşınmazlara net geliri esas alınarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1)Taşınmazların bilirkişi raporunda yazılı özellikleri, konumu ve yerleşim yerine mesafesi gözetilerek gelir metoduna göre tespit edilen m2 birim fiyatına ilave edilecek objektif değer artırıcı unsurun % 25 oranında olacağı düşünülmeden, daha düşük oranda kabul eden bilirkişi raporuna göre eksik bedel tespiti, 2) Taşınmazların geometrik durumu, yüzölçümü ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak irtifak hakkı nedeniyle değer düşüklüğünün, taşınmazın tüm değerinin 132 ada 6 parselde % 12 "si 126 ada 21 parselde % 10 oranında olacağı gözetilmeden, daha düşük oranda kabulüyle az bedele hükmedilmesi, Doğru olmadığı gibi; 3)2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. Bölüm kararı da göz önüne alınarak, kamulaştırma bedeline 29.10.2012 tarihinden, karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiğinden, Mahkeme kararının açıklanan nedenlerle davalı A.. H.."nun kendisine asaleten, davalı F.. H.."na ise vekaleten sunduğu temyiz itirazları doğrultusunda, BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 20.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.