10. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/8982 Karar No: 2016/12877 Karar Tarihi: 24.10.2016
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/8982 Esas 2016/12877 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2016/8982 E. , 2016/12877 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, aidiyet tespiti ile aylık bağlanması istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine,temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davacı, muris eşine ait olup kurum tarafından iptal edilen 1975/3. döneme ait 30 gün bildirimin muris eşine ait olduğunun tespiti ile aylık bağlanmasını talep etmiş, mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de, bu karar eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır. Bu tür sigortalı hizmetlerin saptanmasına ilişkin davaların kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu bulunduğu açıktır. Dosya üzerinde yapılan incelemede, davacı murisi ...’nın, 52241 sicil nolu işyerinden 1975/3. dönemde bildirilen 30 günlük sigortalılığının ... olarak bildirildiğinden davalı kurum tarafından başkasına ait olduğu gerekçesi ile iptal edilerek davacının aylık bağlanması talebinin reddedildiği ancak, dosya içerisinde bulunan ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/151 Esas, 2011/155 Karar sayılı davacı murisinin hizmet tespiti istemli dosyasının incelenmesinde, ...’ya ait hizmet döküm cetvelinde 1975/3. dönemde 30 gün bildiriminin bulunduğu, murise ait iş bu dosyada bulunan hizmet döküm cetvelinde ise 1975/3. dönemde 30 gün bildirimin ...’ya ait olduğunun belirtildiği anlaşılmakla her iki hizmet döküm cetveli arasındaki çelişkinin nedeni araştırılmalı, ... ve ... isminde başka bir kişi olup olmadığı Nüfus Müdürlüğü"nden ve Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünden sorulmalı, davacı murisinin anılan dönemdeki çalışmasını bilebilecek tanıkların bulunması halinde beyanlarına başvurulmalı, aidiyet tespiti istenen çalışmaların, gerçekte kime ait olduğu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya konulmalı, toplanan tüm kanıtlar birlikte değerlendirildikten sonra, elde edilecek sonuca göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 24.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.