17. Hukuk Dairesi 2014/10671 E. , 2015/2923 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı, davalı ... ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu, davalıların maliki, işleteni ve sürücüsü olduğu aracın tek taraflı kaza yapması sonucu müvekkilinin malul kalacak şekilde yaralandığını ve omurilik sarsılması geçirdiğinden felçli kaldığını ileri sürerek uğradığı manevi zarar karşılığında 75.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, davaya konu kazanın iş-trafik kazası niteliğinde olduğundan iş mahkemesinin görevli olduğunu, müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, kazanın mücbir sebep nedeniyle meydana geldiğini, talep edilen tazminat miktarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, meydana gelen kazada müvekkilinin kusurunun bulunmayıp davacının yaralanmasında ve malul kalmasında tamamen kendisinin kusurlu olduğunu, manevi tazminat davası için bir yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, talep edilen tazminat miktarının fahiş olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davalı kooperatif vekili, davaya konu kazada müvekkilinin herhangi bir kusur ve ihmalinin bulunmadığını, kazanın mücbir sebep nedeniyle meydana geldiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere, tarafların kusur durumları ile ekonomik ve sosyal durumlarına göre, davanın kısmen kabulü ile 40.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davacı, davalı ... ve davalı kooperatif vekillerince temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.
1- Davalı ... ve davalı ... vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün onanmasına,
2- Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Borçlar Kanunu"nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK m. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece, meydana gelen trafik kazası sonucu davacının felçli kalması ve %100 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmesi nedeniyle duyduğu acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, davalıların sorumluluğunun niteliği gözönünde tutularak olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, davacı için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde daha yüksek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan miktarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... ve davalı ... vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.366,20 TL kalan harcın temyiz eden davalılar ... ve ..."nden alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 17/02/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.