12. Ceza Dairesi 2020/2407 E. , 2021/7921 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Hüküm : 1-Davacı ..."in tazminat talebinin kısmen kabulü ile 4.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacıların tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan ... 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/78 Esas – 2011/237 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, dolandırıcılık suçundan davacı ...’in 22.05.2005-13.07.2005 tarihleri arasında 52 gün, davacı ...’in 14.04.2005-22.08.2005 tarihleri arasında 130 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatlerine hükmedildiği, beraat hükmünün 23.01.2012 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanunda öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu,
Davacı ...’in 29.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile, davacı ...’in 48.500,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece davaının reddine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede, tazminat davasının 02.03.2012 tarihinde işlem tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanun gereğince öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığının, dava için kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğunun anlaşılması karşısında, davanın esası hakkında inceleme ve araştırma yapılması yerine, yetersiz ve isabetsiz gerekçe ile reddine dair karar verilmesi, gerekçesi ile kanun yararına bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, davacı ...’e 4.500,00 TL manevi taminatın, davacı ...’e 1.552,21 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacılara ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla;
Kanun yararına bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin ve davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Tazminat talebinin dayanağı olan ceza dosyasında davacılar hakkında düzenlenen gözaltı, tutuklama ve tahliyeye ilişkin tüm tutanak, müzekkere ve belgelerin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde aslı ya da onaylı örnekleri dosya içine alınarak, tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde infaz tarihleri ilgili ceza infaz kurumundan sorularak infaz edilen tutukluluk süresinin tereddüde mahal vermeyecek şekilde tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule ve uygulamaya göre de;
1-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacılar lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması,
2-Davacıların dava dilekçesinde talep ettiği tazminat miktarlarına tutuklama tarihinden itibaren faiz talep etmesine rağmen hükmedilen tazminat miktarlarına gözaltına tarihinden itibaren faize hükmolunması,
3-Gerekçeli karar başlığında dava ve dava tarihi yerine, suç tarihi ve suç yeri ibarelerine yer verilmesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 15.11.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.