Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/6949 Esas 2013/9397 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/6949
Karar No: 2013/9397
Karar Tarihi: 06.06.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/6949 Esas 2013/9397 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Tüketicinin, su aboneliği için davalı idareye başvurduğunda kanal katılım ve şebeke hisse bedeli talep edildiğini ancak davacının borçlu olmadığının tespiti ile abone işleminin tesisine karar verilmesi talebiyle açtığı istirdat davası görülmüştür. Mahkemece yapılan değerlendirmede davacının 2.022,27 TL ile sorumlu olduğu, 2.085,73 TL’den sorumlu olmadığının tespitine karar verilmiş ve fazla ödenen 2.085,73 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmedilmiştir. Ancak hesaplama yapılırken, formüldeki birim değerlerin yanlış hesaplandığı belirtilmiştir. Yeniden alınacak bilirkişi raporu sonrasında karar verilmesi gerektiği vurgulanarak, mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun maddeleri: 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu'nun 87 ve 88. maddeleri, ... Tarifeler Yönetmeliği'nin 39. maddesi. Bu maddelere göre, su ve kanalizasyon harcamalarına katılma payı, KP=((LxT)/2)xN Formülüne göre hesaplanan değerdir ve bu değer gayrimenkulün vergi değerinin % 2'sini geçemez. Adil bir katılımın sağlanması için katsayı N, gayrimenkulün toplam inşaat alanının S'ye (N=S/1000) eşit olması gerekmektedir.
3. Hukuk Dairesi         2013/6949 E.  ,  2013/9397 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen istirdat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilinin, ... İli ... Mahallesinde bulunan bağımsız bölümü satın aldığını, su aboneliğinin tesis edilmesi için davalı idareye başvurulduğunda müvekkilinden kanal katılım ve şebeke hissesi adı altında hizmet bedelinin ödenmesinin talep edildiğini ileri sürerek, talep edilen 3.682 TL kanal katılım payı ve şebeke hisse bedelinden borçlu olmadığının tespiti ile abone işleminin tesisine karar verilmesini talep etmiş, 14.09.2012 tarihli dilekçesi ile de müvekkilinin davalı idarece istenilen ödemeyi yapması nedeniyle ferdi aboneliğinin tesis edildiğini ancak bu işlem sırasında müvekkilinden haksız tahsil edilen paranın istirdadını talep etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; idarece sunulan hizmet karşılığı bedelin ilk malikten alınan bir bedel olduğunu; 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu"nun 87 ve 88.maddeleri ile ... Tarifeler Yönetmeliğinin 39.maddesi gereğince davacının kanal katılım ve şebeke hisse bedelini ödemesi gerektiğini savunup; davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulü ile, davacının su aboneliği nedeniyle kanal katılım ve şebeke hisse bedeli olarak 2.022,27 TL ile sorumlu olduğunun, 2.085,73 TL’den sorumlu olmadığının tespitine, fazla talebin reddine; fazla ödenen 2.085,73 TL"nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı tarafın bütün, davalı tarafın ise sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak; ... Tarifeler Yönetmeliğinin 39. maddesinde; “Su ve kanalizasyon harcamalarına katılma payları”, KP=((LxT)/2)xN Formülüne göre hesaplanan değerdir. Bu değer gayrimenkulün vergi değerinin % 2"sini geçemez.” denilmektedir.
    Yine formülde; “Adil bir katılımın sağlanmasına yönelik katsayının” N ile ifade edildiği, “Gayrimenkulün toplam inşaat alanının” S ile ifade edildiği, N’ nin ise S/1000 (N=S/1000) olduğu” belirtilmiş bulunmaktadır. Hükme esas alınan raporda ise; anılan tarife hükümlerine göre uygulama yapılmasına rağmen, formülde ifade edilen (N=S/1000) yerine, davacıya ait bağımsız bölümün arsa payı oranının uygulanması suretiyle hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu haliyle, rapor hüküm kurmaya elverişli değildir.
    Mahkemece, ... Tarifeler Yönetmeliğinin 39.maddesinde öngörülen, formülde belirtilen birim değerler gözetilerek; yeniden alınacak bilirkişi raporundan sonra; oluşacak sonuç dairesinde bir hüküm verilmesi gerekmektedir. Eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.