Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/1653 Esas 2013/10197 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/1653
Karar No: 2013/10197
Karar Tarihi: 18.4.2013

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/1653 Esas 2013/10197 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2013/1653 E.  ,  2013/10197 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalı ..."ten 17.1.2011 tarihinde aldığı vekaletle diğer davalıya karşı açtığı boşanma, nafaka davasını açıp sonuçlandırdığını, ancak davalıların sulh olduklarını ve vekalet ücretini ödememek için 3.5.2013 tarihinde azledildiğini ileri sürerek, 2.954 TL.vekalet ücreti alacağının yasal faizi ile davalılardan müteselsilen ödetilmesini istemiştir.
    Davalı ... davanın reddini dilemiş, davalı ... da, eski eşi davalı ile sulh olmadıklarını, boşanmadan sonra biraraya gelmediklerini, azilden de haberinin olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, 2.954,85 TL. vekalet ücretinin yasal faizi ile davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Davalı ..."in adli yardımdan yararlandırılarak Baro tarafından davacının avukat olarak tayin edildiği ve davacının davalı ... vekili olarak diğer davalı aleyhine boşanma, nafaka ve tazminat davası açıp sonuçlandırdığı ve 3.5.2012 tarihinde azledildiği , davalı ..."nın eşi ..."i yaralamaktan ceza aldığı tüm dosya kapsamı ile anlaşılmaktadır.
    Davacı avukat davalıların sulh olduklarını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Davalı ... eşi ile biraraya 2013/1653-10197
    gelmediğini ve sulh olmadığını savunmuştur. Davacı avukatın, davalıların sulh olduklarını ispat etme yükümlülüğü vardır. İcra dosyasındaki haczedilen menkul malların davalı ... tarafından yediemin olarak davalı ..."ya bırakılmasını talep etmesi ya da davalı ..."in davacı avukatını azletmesi sulh olunduğu sonucunu doğurmaz. Kaldı ki, davacı avukat adli yardımdan yararlanan davalı ..."e Baro tarafından atanmıştır. Ücretini de Barodan aldığına göre davalıdan bir talep hakkı yoktur. Açıklanan nedenlerle temyiz eden davalı ... açısından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ. Yukarıda açıklanan nedenle temyiz olunan kararın temyiz eden davalı ... yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 18.4.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.