20. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/2993 Karar No: 2014/5445
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/2993 Esas 2014/5445 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2014/2993 E. , 2014/5445 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Orman Yönetimi, ... Köyü 1757 parsel sayılı 41187 m2 yüzölçümündeki taşınmazın davalı adına tapuda kayıtlı olduğunu, ancak bir bölümünün 1997 yılında kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığını bildirerek, bu bölümün tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescili ve elatmanın önlenmesi istemiyle dava açmıştır Mahkemece; davanın kabulüne, 28.05.2013 tarihli krokide işaretli 35279 m2 taşınmaz bölümünün tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline, davalının bu bölüme el atmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman sınırı içinde kalan tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yörede 1997 yılında kesinleşen orman kadastrosu ile 1979 yılında kesinleşen arazi kadastrosu vardır. 1) Davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yönünden: İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmaya göre, taşınmazın (A) ve (B) harfleri ile gösterilen toplam 35279 m2 bölümünün kesinleşen orman sınırı içinde kaldığı saptanarak, yazılı biçimde orman niteliğiyle Hazine adına tescile karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından, davalının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile taşınmazın tapu kaydının iptali yönünde kurulan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir. 2) Davalı vekilinin elatmanın önlenmesi kararına yönelik temyiz itirazlarına gelince: Türk Medenî Kanunun 683. maddesi uyarınca mülkiyet hakkı bulunan malik hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde yararlanma, kullanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Yine, aynı hüküm uyarınca haksız bir elatma varsa anılan hüküm malike her türlü haksız elatmanın önlenmesini isteme yetkisi de tanımıştır. Somut olayda; davanın açıldığı tarihte, dava konusu taşınmaz davalı adına tapuda kayıtlı olup, davalının haksız bir tasarruf ve elatmasından söz edilemez ve el atmanın önlenmesine karar verilemez. Bu itibarla, mahkemece elatmanın önlenmesine ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü yolunda hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: 1) Yukarıda bir numaralı bentde gösterilen nedenlerle; davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile taşınmazın tapu kaydının iptali yönünde kurulan hükmün ONANMASINA, 2) İki numaralı bentde gösterilen nedenler ile elatmanın önlenmesi kararına yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu yönden BOZULMASINA 13/05/2014 günü oy birliği ile karar verildi.