Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/8876
Karar No: 2012/11420
Karar Tarihi: 30.11.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/8876 Esas 2012/11420 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2012/8876 E.  ,  2012/11420 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tescil

    ... ile Hazine ve Elmedağ Belediye Başkanlığı aralarındaki tescil davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine dair Elmadağ Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 24.03.2011 gün ve 273/96 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili ve davacı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    KARAR

    Davacı vekili, vekil edeninin 13.06.2005 tarihinde dava dışı Murat Karakuzu"dan nizasız 3682 ve 3678 parsel sayılı taşınmazları tapuda satın aldığını, satış görüşmelerinde taşınmazların 60 dönüm olarak belirtildiği ve bu miktar üzerinden bedel ödendiği halde tapuda devir işlemleri sırasında taşınmazların 60 dönümden az olduğunun ortaya çıktığını, Murat Karakuzu"nun anılan parsellere komşu olan ve tapulama çalışmaları sırasında taşlık olarak tespit harici bırakılan dava konusu taşınmazın babası hatta dedesinden kaldığını açıklayarak bu yerlerinde zilyetliğini vekil edenine devrettiğini, bu şekilde vekil edeninin nizalı taşınmazları eklemeli olarak 50 yılı aşkın süredir kazandırıcı zilyetliğinde bulunduğunu açıklayarak, dava dilekçesinde mevkii ve sınırlarını belirttiği toplam 37.100 m2"lik taşınmazın vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine vekili, aynı zamanda davalı ... vekili olarak, davacının davasının reddine, nizalı taşınmazların TMK.nun 713/6. maddesi uyarınca Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece; davacı yararına zilyetlik yoluyla kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle; teknik bilirkişi Ferhat Değerli"nin 18.06.2009 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide kırmızı renk ile taralı "A" harfiyle gösterilen ve 6.898 m²"lik taşınmazın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, 18.06.2009 tarihli teknik bilirkişi raporu ve krokisinin kararın eki sayılmasına, aynı raporda yeşil renk ile taralı "B" harfi ile gösterilen 21.247 m² ve mavi renk ile taralı "C " harfi ile gösterilen 1.572 m² lik kısmın ise davacı yararına imar - ihya ve zilyetlik yoluyla kazanma koşulları gerçekleşmediği gerekçesiyle davacının ve koşulları oluşmaması nedeniyle davalı Hazine"nin TMK"nun 713/6. maddesi kapsamındaki tescil isteklerinin reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı ve davalı Hazine vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; uyuşmazlık konusu taşınmaz 1956 yılında yapılan tapulama çalışmaları sırasında tespit harici bırakılmıştır. Davacı vekili, uyuşmazlık konusu taşınmazın dava dışı Murat Karakuzu"nun babasının babası Hasan Karakuzu"nun mirasçılarına ait iken tüm mirasçılarından satış yoluyla devraldığını açıklamıştır. Davacı asıl ise, 03.02.2011 tarihli yargılama oturumunda; nizalı taşınmazların Murat Karakuzu"ya babasından kaldığını bildirmiştir. Mahkemece 06.04.2006 tarihli keşifte dinlenilen Ahmet İpek, nizalı taşınmazı Murat Karakuzu"nun babası Battal Karakuzu"nun imar ve ihya ettiğini, davalı tanığı ...ise taşınmazı Battal Karakuzu"nun ölünceye kadar kullandığını, ölümünden sonra oğlu Murat Karakuzu ile kız çocuklarının eşleri arasında anlaşmazlık çıktığını, taşınmazın bir süre boş kaldığını, sonrasında Murat Karakuzu"nun bu yeri davacıya sattığını açıklamışlardır. Yine 07.12.2006 tarihli keşifte davalı tanığı ..., uyuşmazlık konusu yerlerin Battal Karakuzu"ya ait olduğunu, genelde icara vermek suretiyle tasarruf ettiğini bildirmiştir. Dinlenen tanıklar taşınmazın öncesinde Battal Karakuzu"nun babası veya kardeşlerine ait olduğu konusunda açıklama yapmamışlardır. Bu kapsamda gerek tanık beyanları gerekse davacı asılın 03.02.2011 tarihli beyanları birlikte değerlendirildiğinde, nizalı taşınmazın öncesinde dava dışı Murat Karakuzu"nun babası Battal Karakuzu"ya ait olduğu sabittir. Ayrıca, nizalı yerlere komşu 3682 ve 3678 parsel sayılı taşınmazların öncesinde Murat Karakuzu"nun kök mirasbırakana (babasının babası) ait olması, nizalı yerlerin de ondan intikal ettiğine kesin karine teşkil etmez. Bu kapsamda, davacı yan nizalı taşınmazların Battal Karakuzu"dan mirasçılarından sadece oğlu Murat"a hukuken geçerli olarak intikal ettiğini (satış, taksim vs.) ispat edememiştir. Bu durumda, Battal Karakuzu"nun ölüm tarihine göre terekesinin TMK.nun 701.maddesi uyarınca elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi olduğunun kabulü gerekir. Elbirliği mülkiyetinde mirasçıların tereke malları üzerinde belli pay veya payları olmayıp hakları taşınmazın tamamı üzerine yayılmış olup terekenin tamamını kapsar. Aynı Kanunun 702. maddesinde topluluk devam ettiği sürece tasarrufi işlemlerde (satış vb.) tüm ortakların oybirliğiyle karar vermeleri gerektiği belirtilmiştir. TMK"nun 996. maddesi ile, kazandırıcı zamanaşımından yararlanma hakkına sahip olan zilyetin, zilyetliği kendisine devreden kişi de aynı yetkiye sahip ise onun zilyetlik süresini kendi süresine ekleyebileceği düzenlenmiştir. Bu durumda, nizalı taşınmazın sadece Murat Karakuzu tarafından davacıya satışı, anılan Kanun maddeleri uyarınca hukuken geçersiz olması nedeniyle, davacı eldeki davada TMK.nun 996. maddesi kapsamında önceki zilyetlerin zilyetlik süresinden yararlanamaz. Hal böyle iken; az yukarıdaki açıklamalar kapsamında, Murat Karakuzu"nun nizalı yerlerdeki zilyetliği davacıya devretmesi hukuki kıymet taşımadığından önceki zilyetliklerinin zilyetlik sürelerinin davacının zilyetlik süresine eklenmeyeceğine ve TMK"nun 719.maddesi uyarınca kural olarak çapa dayalı mülkiyet hakkının, çapın hukuki ve hendesi durumuyla sınırlı olacağına göre, davacı bakımından uyuşmazlık konusu taşınmazlarda TMK"nun 713/1 ve Kadastro Kanununun 14/1. maddeleri kapsamında zilyetlik başlanğıç tarihi, taşınmazların satın alındığı 13.06.2005 tarihidir. Bu durumda, teknik bilirkişisi Ferhat Değerli"nin 18.06.2009 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide kırmızı renk ile taralı ve "A" harfiyle gösterilen 6.898 m²"lik taşınmaz bakımından, zilyetliğin başlangıç tarihinden davanın açıldığı 23.09.2005 tarihine kadar TMK"nun 713/1 ve Kadastro Kanununun 14/1. maddelerinde aranılan 20 yıllık süre dolmadığına göre, bu yer bakımından davacı yararına zilyet yoluyla kazanma koşulları oluşmamıştır. Hal böyle iken, bu yer bakımından davacının tescil isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken; maddi olgu ve delillerin takdirinde hataya düşülerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
    Taraf vekillerinin, hükmün, anılan teknik bilirkişinin rapor ve krokisinde B ve C harfleri ile gösterilen kısımlarına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; o yer Kadastro Şefliğinin 23.09.2010 tarihli karşılık yazısında tapulama çalışmaları sırasında nizalı yerlerin "taşlık" olarak tespit harici birakıldığı bildirilmiştir. Uzman bilirkişiler Prof.Dr. Gökhan Çaycı (Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü) ve Coşkun Gürel (Jeoloji Yüksek Mühendisi) birlikte hazırladıkları 06.07.2009 tarihli raporlarında; teknik bilirkişinin krokisinde B harfi ile gösterilen taşınmaz üzerindeki taşların toplanmadığını, taşınmazın belli kısımlarının yeni sürüldüğünü ve imar-ihyanın tamamlanmadığını, C harfi ile gösterilen kısmın ise tamamen hali arazi niteliğinde olup imar-ihyanın söz konusu olamayacağını bildirmişlerdir. Ziraatçi uzman bilirkişi Hikmet Akmaner ise 11.12.2006 tarihli raporunda, teknik bilirkişinin krokisinde C harfi ile gösterilen taşınmazdaki taşların hiç temizlenmediğini ve %50-60 oranında çok taşlı arazi vasfında bulunduğunu bildirmiştir. Bu durumda, nizalı taşınmazlarda imar-ihya faaliyetlerinin gerçekleştirilmediği ve dosya kapsamı uyarınca tapulama çalışmalarında "taşlık" olarak tespit harici bırakıldığına göre, taşınmazların hali hazırdaki halleriyle TMK. nun 715 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/C maddesi kapsamında kalan Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan ve özel mülkiyete konu olabilecek nitelikte bulunmayan taşınmazlardan olduğunun kabulü gerekir. Bu tür taşınmazların TMK"nun 999. maddesi gereğince özel mülkiyete konu olabilecek biçimde tapuya kayıt ve tesciline karar verilemez. Bir yerin Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi için o yerin özel mülkiyete konu olabilecek nitelikteki taşınmazlardan olması gerekir. O halde; mahkemece, hükme esas alınan teknik bilirkişinin krokisinde B ve C harfleri ile gösterilen kısımlar bakımından, davacının ve Hazine"nin TMK.nun 713/6. maddesi kapsamındaki tescil isteklerinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
    Davacı vekilinin hükmün avukatlık ücretine yönelik bölümüne ilişkin temyiz itirazlarına gelince; her ne kadar Maliye Bakanlığı Baş Hukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü"nün 19.07.2007 tarih ve B.07.0.BHM.0.01-4313/664-25889 sayılı yazıları ile Hazine vekili ..."ın, 657 sayılı Yasa"nın 88. ve 175. maddeleri gereğince ..."nın avukatlığını ikinci görev olarak yürütmesine izin verildiği ve davada anılan izin kapsamında davalı ..."nı da temsil ettiği anlaşılmış ise de, adı geçen vekilin davalı Hazine vekili sıfatıyla, taşınmazın Hazine adına tapuya tescilini talep etmiş olduğu göz önüne alındığında, bu tescil talebi nedeniyle davada temsil ettiği Hazine ve Belediye Başkanlığı arasında menfaat çatışması meydana geldiğinin kabulü gerekir. Bu nedenle, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu"nun 38/1-b maddesine göre davalı Hazine vekilinin Belediye Başkanlığınca yapılan iş teklifini reddetmesi zorunluluğu bulunmaktadır. Hal böyle iken, kendisini aynı vekille temsil ettiren Hazine ve Elmadağ Belediyesi Başkanlığı lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ayrı ayrı vekalet ücreti takdiri usul ve kanuna aykırıdır. Hal böyle iken, anılan vekilin davada her iki davalıyı temsil edemeyeceği (davalılar kendilerini farklı vekiller ile temsil etseydi dahi AAÜT"nin 3/2 maddesi uyarınca davanın ret sebebi ortak olan davalılar lehine tek vekalet ücreti hükmedilebileceği) gözden kaçırılarak, Hazine ve Elmadağ Belediyesi Başkanlığı lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ayrı ayrı vekalet ücreti takdiri usul ve kanuna aykırıdır.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı ve davalı Hazine vekillerinin hükmün nizalı taşınmazda teknik bilirkişi Ferhat Değerli "nin 18.06.2009 tarihli bilirkişi raporu ve ekindeki krokisinde B ve C harfleri ile gösterilen kısımlarına yönelik tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün anılan bölümlerinin ONANMASINA, hükmün taşınmazda anılan teknik bilirkişininrapor ve krokisinde A harfi ile gösterilen bölümü ile avukatlık ücretine yönelik kısımlarına ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile bu bölümlerin 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK.nun 388/4 (HMK.m 297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 2588 sayılı Kanunla eklenen 492 sayılı Harçlar Kanununun 13/j maddesi uyarınca Hazineden harç alınmasına mahal olmadığına ve ve aşağıda dökümü yazılı 153,65 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 132,50 TL"nin temyiz eden davacıya iadesine 30.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi