8. Hukuk Dairesi 2012/4869 E. , 2012/11415 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Sinanpaşa Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 31.05.2011 gün ve 169/206 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalılar tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı, dava konusu 121 ada 6 parsel sayılı taşınmazın arsa niteliğiyle davalılar ile ortak mirasbırakanı babalarından miras yoluyla intikal ettiği, tüm mirasçılar arasında yapılan taksimde kendisine isabet ettiği, taksimden sonra 1982 yılında taşınmaz üzerine kendisi tarafından iki katlı bina yaptırıldığı, taşınmazın taksim tarihinden bu yana zilyetliğinde bulunduğu halde, kadastro sırasında elbirliği mülkiyeti halinde tüm mirasçılar adına tespit ve tescil edildiğini açıklayarak, taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar Nazmi, Mehmet, Bekir, Hasan Ali ve ... 17.11.2009 tarihli yargılama oturumunda: 1980 yılında mirasçılar arasında taksim yapıldığını, o tarihten bu yana herkesin kendine isabet eden yerleri kullandığını, dava konusu taşınmazın davacıya kaldığını, kadastro sırasında kendilerine isabet eden taşınmazlarda da davacıya pay verildiğini, bu nedenle davayı kabul etmediklerini bildirmişlerdir. Ayrıca davalılardan ..., uyuşmazlık konusu taşınmaz üzerinde bulunan evin, davacı tarafından yaptırıldığını açıklamıştır. Davalı ... Şimşek davanın reddini savunmuştur. Öteki davalı, kendilerine yöntemine uygun biçimde dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edildiği halde, yargılama oturumlarına katılmamış ve davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece, ispat edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne, 121 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiştir. Hükmün, karar-ilam harcına ilişkin bölümü davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dava konusu taşınmazın, 23.11.2004 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında, belgesizden elbirliği mülkiyeti hükümlerine göre arsa vasfı ile Süleyman Şimşek mirasçıları adına tespit edildiği ve tespitin itirazsız olarak 23.06.2005 tarihinde kesinleşmesiyle tapu kaydının oluştuğu görülmüştür. Davacı, dava dilekçesinde açıkça dava konusu parsel üzerindeki muhtesatın, parselin taksimde kendisine isabet etmesinden sonra kendisi tarafından yaptırıldığını açıklamış ve bu kapsamda davada muhtesatı uyuşmazlık konusu hale getirmemiştir. Şöyle ki, dava konusu taşınmaz dava tarihi itibari ile tapuda halen arsa vasfında olup tüm mirasçılar adına kayıtlı bulunduğuna ve dava tapu kayıt malikleri arasında görüldüğüne göre, muhtesatın mülkiyetinin tespiti taraflar arasında ayrı bir davaya konu olabilir. 492 sayılı Harçlar Kanunu"nun Yargı Harçları başlıklı bölümünde, konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden karar-ilam harcına hükmedileceği düzenlenmiştir. Hal böyle iken, mahkemece hükmün niteliği gereği, dava konusu taşınmazın sadece arsa olarak değeri esas alınması gerekirken, hata ile arsa değeri ile davada uyuşmazlık konusu olmadığı halde parsel üzerindeki muhtesatın değerinin toplamı üzerinden karar-ilam harcına hükmedilmesi, az yukarıda değinilen 492 sayılı Kanuna aykırı olmuştur. Bu durum, bozma nedenidir.
Davalıların temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile yerel mahkeme hükmünün karar-ilam harcına yönelik bölümünün 6100 sayılı HMK.nın Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve istek halinde 453,00 TL"nin temyiz eden davalıya iadesine 30.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.