2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2012/33376 Esas 2014/2485 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/33376
Karar No: 2014/2485
Karar Tarihi: 04.02.2014

2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2012/33376 Esas 2014/2485 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık bir lokantayı işlettikten sonra, tapusu tarihi eser olarak belirlenen binanın cephe değişikliği yapması, dış cephe kaplamasını değiştirmesi ve reklam panosu asması nedeniyle 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçuyla hakkında dava açılmıştır. Ancak, sanığın tapudadaki tescil şerhi bulunmayan ve koruma alanında olduğunu bilmediği binayı kiracı olarak işlettiğini, yapılan uygulamaların kendisinin bilgisi ve izni dahilinde yapılmadığını savunmuştur. Mahkeme, manevi unsurun oluşmaması nedeniyle sanığın beraatine karar vermiştir. Kararda, 2863 sayılı Kanunun 7. maddesi de belirtilmiştir. Bu madde, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının maliklere tebliğ edileceğini, tescil şerhi olup olmadığına bakılacağını, tespit edilemeyen taşınmazların ise Resmi Gazete’de yayımlanacağı veya Bakanlığın internet sayfasında duyurulacağını belirtmektedir.
12. Ceza Dairesi         2012/33376 E.  ,  2014/2485 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
    Hüküm : Beraat

    2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Suçtan zarar gören “Kültür ve Turizm Bakanlığı” adına davaya katılma talebinde bulunulduğu ve yapılan talebe atfen şikayetçi kurumun katılan olarak kabulüne karar verildiği gözetilmeksizin, gerekçeli karar başlığında “Tokat İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünün” katılan olarak belirtilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
    Suç tarihinde, Belediye görevlileri tarafından düzenlenen tutanak ile sanık ..."nın mülkiyetinde bulunan ve temyize gelmeyen sanık ... tarafından kiracı sıfatıyla lokanta olarak işletilen, Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulunun 08/09/1978 tarih, 1273 sayılı, yine Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunun 14/09/1984 tarih, 380 sayılı kararları tescilli bulunan ...."a (....."a) cephe veren .... İli, .... Mahallesi, 19 pafta, 376 ada, 15 parsel sayılı taşınmazın, ..."a cephe olan kısmında camekan değişikliği yapıldığının, dış cephe kaplamasının değiştirildiğinin, reklam panosu asıldığının belirlendiği, 08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesine göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edileceği; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı, belirtilen değişiklik öncesinde işlenen suçlar bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına bakılması gerektiği, bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde, dava konusu taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesinde tescilli kültür varlığının koruma alanında bulunduğuna dair herhangi bir şerhin yer almadığı, sanık ..."nın aşamalarda değişmeyen savunmasında, suça konu taşınmazın kendisine ait olduğunu ve sanık ..."e kiraladığını, dava konusu izinsiz uygulamaların kendisinin izin ve bilgisi dahilinde yapılmadığı gibi söz konusu taşınmazın koruma alanında olduğunu bilmediğinden bu konuda sanık ..."e herhangi bir ikazda bulunmadığını beyan ettiği, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanık ..."in de aynı doğrultuda anlatımda bulunduğu, bu itibarla sanığın üzerine atılı suçun manevi unsurunun oluşmadığı, mahkemece beraat kararı verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla,
    Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç açısından sanık tarafından işlenmediği gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğine ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 04/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.