Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/2810 Esas 2014/5414 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/2810
Karar No: 2014/5414
Karar Tarihi: 12.05.2014

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/2810 Esas 2014/5414 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/2810 E.  ,  2014/5414 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Kadastro sırasında ... Mahallesi 440 ada 38 parsel sayılı 31721,28 m² yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle çayırlık niteliğiyle davalılar adına tespit edilmiştir.
    Davacı ... Yönetimi, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin iptaliyle 20.05.2008 tarihli teknik bilirkişi rapor ve krokisinde (B) harfiyle işaretli 13487,23 m²"lik bölümün çayır niteliğiyle davalılar adına tapuya kayıt ve tesciline, (A) harfiyle işaretli 18234,05 m²"lik bölümün orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından taşınmazın (B) harfiyle işaretli bölümüne yönelik temyiz edilmiştir.
    Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada taşınmazın temyize konu (B) harfiyle işaretli bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu; bitişiğindeki 33 ilâ 39 sayılı parsellere yönelik aynı iddia ile açılan davaların reddine karar verilerek kesinleştiği anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tesbit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A ve 17. maddeleri ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri gereğince "bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” hükmü gereğince davalılar aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün yargılama giderlerine ilişkin 4 ve 5.
    bendlerinin hükümden kaldırılarak, yerine “6099 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına” ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 12/05/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.