5. Ceza Dairesi 2015/10097 E. , 2019/2221 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanıklar ..., ... ve ... yönünden yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanıklardan ..."in suç tarihinde... ilçesi ... köyü muhtarı, ... ve ..."in ise köy azaları olarak görev yaptıkları, "Korkuteli Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/13 ve 2007/87 no"lu Kararları ile su kaynağının 1,200 lt/sn tahliyesi yapılarak katılanların kullanımına verilen kesin nitelikte mahkeme kararı ile oluşturulan su rejiminin düzenlenmesine dair infazları ve mahkeme kararını etkisiz kılacak şekilde Köy Kanunundan kaynaklı yetkilerini kullandıkları gerekçesiyle katılanlar lehine döşenen su borularını kırdıkları ve mahkeme kararına aykırı işlem tesis ettikleri" şeklinde iddia ve kabul edilen somut olayda; TCK"nın 257. maddesi genel, tali ve tamamlayıcı bir hüküm olup, görevi kötüye kullanma suçunun oluşumu için eylemin kanunda ayrıca suç olarak tanımlanmamış olması gerektiği de nazara alınarak ve sanıkların üzerlerine atılı suçu işlemediklerine yönelik savunmaları karşısında, maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması bakımından, yol yapım projesi de getirtilerek, suç tarihinde köyde yol yapımı sırasında çalışan il özel idaresi görevlilerinin tanık olarak beyanlarına başvurulup, sanıkların eylemlerinin mala zarar verme suçunu oluşturup oluşturmayacağı da karar yerinde tartışılmak suretiyle hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hükümler kurulması,
Birleştirilen Korkuteli Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/102 Esas sayılı dava dosyasında sanıklar ... ve ... hakkında "Hazineye ait... ada... parsel üzerinden ..."ın evine yol açtıkları" şeklindeki eylemin de ayrıca dava konusu edildiği anlaşılmasına rağmen, bu hususun gerekçeli kararda ve hükümde değerlendirilmemesi,
TCK"nın 40/2. maddesine göre özgü suç niteliğinde olan ve kamu görevlisi tarafından işlenebilen görevi kötüye kullanma suçuna iştirak eden diğer kişilerin azmettiren veya yardım eden olarak sorumlu tutulabilecekleri dikkate alınarak, kamu görevlisi olmayan sanık ..."ın görevi kötüye kullanma suçuna azmettiren veya yardım eden olarak ne şekilde katıldığının dosya kapsamı ve olayların oluş biçimi de gözetilerek karar yerinde tartışılması gerektiği gözetilmeden, yetersiz gerekçelerle yazılı şekilde hakkında mahkumiyet kararı verilmesi,
Sanık ... hakkında yalnızca Korkuteli Asliye Ceza Mahkemesinin birleşen 2010/102 Esas sayılı dava dosyasında "Sanıklar ... ve ... ile iştirak halinde Hazineye ait 116 ada 63 parsel üzerinden ..."ın evine yol açtıkları" şeklindeki eylemin dava konusu edildiği, 5271 sayılı CMK"nın 225/1. madde hükmü uyarınca mahkemelerin iddianamede belirtilen olay ile bağlı olup, davasız yargılama olmaz ilkesi uyarınca da sanık hakkında açılmayan bir davadan dolayı hüküm kurulamayacağı, sanık hakkında düzenlenen 26/03/2010 tarihli iddianamede gerekçeli kararda kabul edilen eylemden açılmış dava bulunmadığı ve bu hususta dava da açtırılmadığı halde, yargılamaya devamla bahse konu fiilden yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi suretiyle CMK"nın 225. maddesine aykırı davranılması,
Kabule göre de;
Yüklenen suçu TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen ve adli para cezası ile cezalandırılmalarına karar verilen kamu görevlisi sanıklar hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesi gereğince hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasından yasaklanmalarına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi hükmüne aykırı olarak infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanıklara ihtarına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, katılanlar vekili, sanıklar ...ve ... müdafi ile sanıklar ... ve ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.