3. Ceza Dairesi Esas No: 2018/7786 Karar No: 2019/4153 Karar Tarihi: 28.02.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/7786 Esas 2019/4153 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanıkların iştirak halinde mağdura sopa ile saldırarak yaraladıklarını tespit etmiştir. Ancak, ceza miktarı eksik tayin edilmiştir. Ayrıca, olayın başlangıcına ilişkin taraflar arasında farklı beyanlar bulunduğundan ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı belirlenememiştir. Sanıkların hukuki durumu Anayasa Mahkemesi kararı uyarınca yeniden değerlendirilmelidir. Bu nedenlerle hükümler bozulmuştur ve kanun maddelerine uygun şekilde yeniden değerlendirilmelidir. Kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu (6/1-f, 86/3-e, 87/1-son, 29, 53), 1412 sayılı CMUK’un 321, 326/son maddesi ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi.
3. Ceza Dairesi 2018/7786 E. , 2019/4153 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1) Mağdurun aşamalarda yüzüne sopa ile vurulduğu şeklindeki beyanı, mağdur hakkında düzenlenen... Devlet Hastanesinin 16.04.2013 tarihli adli raporunda sağ yanak iç ve dış kısımda 1-2 cm derinliğinde kesi niteliğinde yaralanmanın mevcut olduğu, sanıkların iştirak halinde 5237 sayılı TCK"nin 6/1-f maddesi uyarınca silahtan sayılan sopa ile mağduru yaraladıkları anlaşılmakla, olayda TCK"nin 86/3-e maddesinin de uygulama yeri olduğu dolayısıyla TCK"nin 87/1-son maddesi gereğince cezanın 5 yıla yükseltilmesi ve devamında bu ceza miktarı üzerinde indirim maddeleri uygulanmak suretiyle sonuç cezanın bulunması gerekirken, yazılı şekilde eksik ceza tayini, 2) Olayın başlangıcına ilişkin taraflar arasında farklı beyanlar bulunduğu anlaşılmakla, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının dosya kapsamına göre belirlenemediği, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas 367 Karar sayılı kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu Dairemizin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında da kabul edildiği üzere, şüpheli kalan bu halin sanıklar lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, 3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ve sanık ..."nin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanıkların kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 28.02.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.