5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/1478 Esas 2021/4952 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/1478
Karar No: 2021/4952
Karar Tarihi: 27.04.2021

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/1478 Esas 2021/4952 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanığın 5607 Sayılı Kanuna aykırı davranışta bulunduğu gerekçesiyle mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak mahkeme kararı, sanığın savunmasında belirttiği adrese doğrudan yapılmayan tebligatın usule aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkeme kararının bozulmasına sebep olan diğer hususlar ise şöyledir:
- Sanığın eylemi 4733 sayılı Yasa'nın 8/4 maddesi kapsamındadır, ancak daha sonra yayımlanan ve atılı suça ilişkin düzenlemeler içeren kanunlar geçerli olduğu için sanığın hukuki durumunun tespiti için bu kanunların karşılaştırılması gerekmektedir.
- Sanık hakkında hem adli para cezası hem de hapis cezası verilmiştir, ancak adli para cezası için tekerrür hükümleri uygulanamayacağına rağmen sanığın cezası bu yönde çekmesine karar verilmiştir.
Bu nedenlerle, mahkeme kararı tebliğnameye aykırı olarak bozulmuştur ve dosya yeniden incelenmek üzere mahkemeye gönderilmiştir.
Detaylı Kanun Maddeleri:
- 5607 Sayılı Kanun'un 3/18 maddesi
- 4733 Sayılı Yasa'nın 8/4 maddesi
- 6545 Sayılı Yasa
- 7242 Sayılı Yasa'nın 62. maddesi
- 1412 Sayılı CMUK'nın 321. maddesi
- 5237 Sayılı TCK'n
19. Ceza Dairesi         2020/1478 E.  ,  2021/4952 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Gerekçeli kararın sanığın savunmasında belirtmiş olduğu adrese doğrudan MERNİS şerhiyle 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesi uyarınca tebligat yapılması usule aykırı ve tebligatın bu nedenle geçersiz olduğu anlaşılmakla, sanığın 22/02/2018 tarihli dilekçesinin kanun yolu iradesini içerdiği, kanun yolunda yanılmanın hak kaybına sebep olmayacağı ve bu talep üzerine verilen yargılamanın yenilenmesi talebinin reddi kararı ve sonrasında yapılan tüm işlemlerin hukuki değerden yoksun olduğu ve hükmün öğrenme üzerine süresinde temyiz edildiği kabul edilerek yapılan incelemede,
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak,
    1- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 4733 sayılı Yasa"nın 8/4. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 11/04/2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 Sayılı Kanun ile 4733 sayılı Yasa"nın 8/4. maddesinin yürürlükten kaldırılarak atılı suça ilişkin düzenlemenin 5607 Sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamı içine alındığı ve halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 3/18. maddesi ile de aynı düzenlemenin korunduğu cihetle,
    Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un yine 7242 sayılı Yasa’nın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasa"nın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
    Suç tarihinde yürürlükte olan 4733 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasa"nın ilgili hükümleri (5607 sayılı Yasa’nın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/1 ya da 3/5, 3/10-son cümle, 3/22, 5/2) somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasa’nın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasa"ya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması,
    2- Sanık hakkında hem adli para cezası hem de hapis cezası verildiği ve adli para cezası için TCK"nin 58. maddesine göre tekerrür hükümleri uygulanamayacağı hâlde tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilirken hiçbir ayrım yapılmaksızın sanığın cezasının TCK"nin 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN, tebliğnameye aykırı olarak, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 27/04/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.