20. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/2921 Karar No: 2014/5367
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/2921 Esas 2014/5367 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2014/2921 E. , 2014/5367 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili ile davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği ... İlçesi, ... Köyünde bulunan yaklaşık 15 dönümlük taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek Medeni Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, orman kadastrosunun kesinleştiği 28.02.1993 tarihinden dava tarihi olan 17.7.2011 tarihine kadar 20 yıllık zilyetlik süresi dolmadığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından esasa yönelik ve Hazine vekili tarafından vekalet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 28.08.1992 tarihinde ilânı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır. Taşınmazın bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu işlemi 1956 yılında yapılmış ve kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir. İncelenen dosya kapsamına göre yörede 1957 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında, dava konusu taşınmazın ... İli, ... Köyü 235 ve 236 parsel numarası verilmek suretiyle tesbiti yapılmış; 235 parsel sayılı taşınmaz, ... Tapulama Hakimliğinin 08.11.1982 tarih ve 1982/73 - 1982/163 sayılı kararı ile, 236 parsel sayılı taşınmaz ise, aynı Hâkimliğin 08.11.1982 tarih ve 1982/172 - 1982/162 sayılı kararı ile orman olarak tapulama harici bırakılmıştır. Orman kadastrosu ise 28.08.1993 tarihinde kesinleşmiştir. Bu durumda hükmen orman olan bir yerin, orman kadastrosu yapılıncaya kadar orman olarak kabulü gerekir. Ancak, orman sınırlandırılmasının kesinleşmesi ile orman sınır hattının dışında kalan yerler kanunda belirtilen koşullar altında tasarruf edildiği taktirde kazanılabilir (H.G.K."nun 24.10.2001 tarih, 2001/8 - 964, 2001/751 EK. ve 12.05.2004 tarih 2004/8 - 242, 2004/292 K.). Bu durumda orman kadastrosunun kesinleştiği 28.02.1993 tarihinden davanın açıldığı 13.07.2011 tarihine kadar 20 yıllık kanunî edinme süresi dolmamıştır. Bu açıklamalara göre, kazanma koşullarının davacı yararına gerçekleştiğinden sözedilemeyeceğinden, davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, davalılar vekili lehine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince (m.3/2) nispi olarak tek vekâlet ücreti takdir edilmesinde de bir isabetsizlik bulunmadığından, Hazinenin vekâlet ücretine yönelik temyiz itirazlarınında reddi ile ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının gerçek kişiye yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 12/05/2014 günü oy birliğiyle karar verildi.