Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/5975 Esas 2016/2667 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma

Sanıkların hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan beraatlerine ilişkin hükümler, katılan sendika vekili ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıkların suç tarihinde.... Sendikasının yönetim kurulu başkanı ve yönetim kurulu üyeleri olduğu, 2003 ve 2007 yılları arasında sendikanın para ve mal vs. üzerinde tasarrufta bulunma hak ve yetkisine sahip oldukları, sanıkların usulsüz olarak fazla ödeme yaptıklarına dair katılanların şikayeti üzerine sendika defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, raporda sendikanın parasından 1.440.609,62 TL"nin eğitim gideri olarak kayıtlara işlendiği, bu miktarın 403.886 TL"lik kısmının belgeli olup geriye kalan kısmının belgelendirilemediği böylece 1.036.722,85 TL"nin sanıkların uhdesinde olduğunun iddia edildiği olayda,
Dava konusu eylem nedeniyle soruşturma aşamasında alınan 06.05.2008 tarihli bilirkişi raporuna göre eğitim giderleri adı altında 1.440.609,62 TL ödeme yapıldığı bu paranın 1.036.722,85 TL"lik kısmının belgelendirilmeyerek sanıkların uhdesinde kaldığı, 29.10.2010 tarihli alınan ek bilirkişi raporunda ise yine aynı hususlara değinildiği, 18.04.2011 tarihinde alınan bilirkişi raporunda ise kayıtlarda yapılan düzeltmeler ve toplama hataları, sınıflandırmadaki yanlışlıklar nedeniyle uhdelerinde para olmadığı yönünde görüş bildirildiği bilirkişi raporları arasında çelişki bulunması karşısında gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkarılması bakımından, iddianamede de belirtildiği üzere eğitim gideri adı altında ödeme yapılan paranın sanıkların uhdesinde kalıp kalmadığının tespiti açısından katılan sendika defter ve belgelerinin ve tarafların sunacağı diğer belgelerin getirtilerek eğitim giderleri altında harcanan paranın nereye ne şekilde harcandığının belirlenmesi, yapılan harcamalarda herhangi bir usulsüzlük bulunup bulunmadığı, sanıkların uhdesinde para olup olmadığının tespit edilerek denetime elverişli bilirkişi raporu alınması, sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hükümler tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan sendika vekilinin ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.