
Esas No: 2014/8824
Karar No: 2015/4980
Karar Tarihi: 19.03.2015
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/8824 Esas 2015/4980 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
İş Mahkemesi
Dava, davacının davalı işveren yanındaki çalışmaları kapsamında itibari hizmet süresinin tespiti ve sigortalılık sürelerine eklenmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-)Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalılar vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-)Mahkemece tespitine karar verilen itibari hizmet süresinin hesaplanmasında esas alınan, davalı işverene ait işyerinde geçen ve Kuruma bildirilen hizmetlerin 14.09.1998-01.10.2008 tarihleri arasında olmasına rağmen, hüküm fıkrasının yazımı sırasında maddi hataya düşülerek 14.09.1988-01.10.2008 tarihleri arasında olduğunun yazılması,
3-)Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesinin (2). fıkrasında “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” hükmü öngörülmüş olup, 506 sayılı Yasanın Ek 5. maddesinin 3. fıkrasının “… Fiilen çalışılmış güne eklenecek itibari hizmet günü sayısının bulunmasında (Çalışılan gün sayısı x 0,25) formülü uygulanır.” hükmü gereği, davacının 14.09.1998-01.10.2008 tarihleri arasında davalı işyerindeki sigorta primi ödenmiş günleri x 0,25 formülüyle hesaplanan itibari hizmet süresi bulunduğunun ve bu sürenin sigortalılık süresine itibari hizmet süresi olarak eklenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde “ Davacı ...‘ın 14.09.1988 ile 01.10.2008 tarihleri arasındaki 857 gün hizmetinin 506 sayılı yasaya 2098 sayılı Yasa ile eklenen ve 3395
sayılı Yasa ile genişletilen Ek-5 maddesi kapsamında kalan ve primlerinin (2-A) faslından ödenmesi gereken hizmet olduğunun tespitine” karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasının 1. bendinin silinerek yerine “Davacının davalı işverene ait işyerinde 14.09.1998-01.10.2008 tarihleri arasında geçen, sigorta primi ödenmiş günleri x 0,25 formülüyle hesaplanan 857 gün itibari hizmet süresi bulunduğunun ve bu sürenin davacıya ait sigortalılık süresine itibari hizmet süresi olarak eklenmesi gerektiğinin tespitine,” cümlesinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalı şirketten alınmasına, 19.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.