17. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/16591 Karar No: 2015/2801 Karar Tarihi: 16.2.2015
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/16591 Esas 2015/2801 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2013/16591 E. , 2015/2801 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili, davalıya ait aracın davacıların müşterek çocuğu yaya ..."a çarparak ölümüne sebebiyet verdiğini ileri sürerek, ıslahla birlikte davacı anne için 2.749,18 TL, davacı baba için 1.770,57 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 10.000,00"er TL manevi tazminatın faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap vermemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre, davacıların ıslah edilen maddi tazminat taleplerinin kabulüne, manevi tazminat taleplerinin davacı anne için 2.000,00 TL, davacı baba için 3.000,00 TL yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. BK."nın 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı BK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Mahkemece davacıların manevi tazminat talebi yönünden yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; somut olayda, davalı tarafa ait aracın tali kusurlu olarak sebebiyet verdiği trafik kazasında davacıların müşterek çocukları 3 yaşındaki yaya ... vefat etmiştir. O halde, olay tarihi itibariyle anılan trafik kazasında küçük çocuklarını kaybeden davacı anne ve babanın duyduğu acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davalının sorumluluğun niteliği de göz önünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşecek şekilde hak ve nesafet kuralları çerçevesinde daha yüksek oranda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle somut olay ile bağdaşmayan düşük manevi tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 16.2.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.