Kamu malına zarar verme - genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/13019 Esas 2016/2649 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/13019
Karar No: 2016/2649
Karar Tarihi: 22.03.2016

Kamu malına zarar verme - genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/13019 Esas 2016/2649 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Çocuk Mahkemesi'nde görülen davada, bir çocuk ve diğer şüphelilerin cezaevi koğuşunda çıkardığı yangın sonrasında yakarak mala zarar verme suçu işledikleri belirlenmiştir. Ancak, bu eylemin genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak suçunu da oluşturduğu gerekçesiyle çocuk ayrıca bu suçtan da mahkum edilmiştir. Temyiz işlemleri sonucu, sadece yakarak mala zarar verme suçu için cezalandırılması gerektiği kararlaştırılmıştır. Yargılama sürecindeki delillere ve kovuşturma sonuçlarına göre, suça sürüklenen çocuğun suçu işlemediği ve lehe hükümlerin uygulanmadığı reddedilmiştir. Çocuk hakkında hükmedilen adli para cezalarının ödenmemesi durumunda hapse çevrilemeyeceği belirtilmiştir. Kararda, suça sürüklenen çocukla ilgili olarak 5237 sayılı TCK'nın 152/1-a ve 2-a maddeleri uyarınca ceza verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
15. Ceza Dairesi         2015/13019 E.  ,  2016/2649 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ : Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Kamu malına zarar verme, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması

Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması ve yakarak mala zarar verme suçlarından suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine ilişkin hükümler, suça sürüklenen çocuk tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Gerekçeli karar başlığında "Kasten yangın çıkarma" olarak yazılan suç adının "Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması" olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
...... koğuşunda hükümlü olarak bulunan suça sürüklenen çocuğun, haklarında ayrı evrak üzerinden soruşturma yürütülen yaşı büyük şüpheliler ile birlikte cezaevi müşahade koğuşunda kalan ...."ın kaldığı odadaki battaniyeyi odanın demir parmaklıklarına sararak yakıp tutuşturduğu, görevlilerin müdahalesi ile yangının büyümeden söndürüldüğü, .... koğuşunda bulunan şüphelilerden ..."ın, ....ın yandığını, bu şahsa görevliler tarafından fena muamelede bulunulduğunu bahane ederek koğuşun yemekhane bölümünü ateşe verdiği, suça sürüklenen çocuk ....."ın da Nihat"ın eylemine katılarak koğuşta bulunan plastik sandalye ve süngerleri ateşe verip yangın çıkardığı, görevlilerin yangına müdahale ettikleri, yangın neticesinde koğuşta bulunan eşyaların bir kısmının yanarak zarar gördüğü şeklindeki olayda;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; suça sürüklenen çocuğun atılı suçu işlemediğine ve lehe hükümlerin uygulanmadığına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Suça sürüklenen çocuğun, bulunduğu koğuşta yangın çıkarması şeklinde gerçekleşen eyleminin genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak ve yakarak mala zarar verme suçlarını oluşturduğu, TCK’nın 44. maddesinde düzenlenen fikri içtima kuralı uyarınca en ağır cezayı gerektiren fiilden hüküm kurulması gerektiği, buna göre de sadece TCK’nın 152/1-a, 2-a madde ve fıkrasında tanımlanan yakarak mala zarar verme suçundan dolayı cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, ayrıca genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan da mahkumiyetine hükmedilmesi,
Kabule göre;
Mala zarar verme suçundan kurulan hükümde, 5237 sayılı TCK"nın 152/1-a maddesi gereğince, temel cezanın belirlenmesinden sonra, aynı kanunun 152/2-a maddesi gereğince cezanın arttırılması gerektiği gözetilmeden, asgari hadden hüküm kurulduğu belirtilmesine rağmen alt hadden de uzaklaşılarak suçun nitelikli hali nedeniyle artırım oranını düzenleyen TCK"nın 152/2-a maddesi uyarınca temel cezanın belirlenerek fazla ceza tayini ve hükümde karışıklığa yol açılması,
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun"un 106/4. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuk hakkında hükmedilen adli para cezalarının ödenmemesi durumunda hapse çevrilemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, suça sürüklenen çocuğun temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 22/03/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.