12. Ceza Dairesi 2021/1502 E. , 2021/7904 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Ceza Hâkimliği
Karar Tarihi : 25/11/2019
Mağdur ..."nın taksirle yaralanması olayından dolayı yapılan soruşturma evresi sonunda Çukurca Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 27/09/2019 tarihli ve 2019/648 soruşturma, 2019/273 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Hakkari Sulh Ceza Hâkimliğinin 25/11/2019 tarihli ve 2019/1379 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi:
5271 sayılı Kanunun 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanunun 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanunun kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanunun 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Dosya kapsamına göre, müştekinin Hakkari ili Çukurca ilçesi 2. Hudut Tugay Komutanlığına bağlı Çayırlı Üs Bölgesinde havan nişancı yardımcısı Piyade Er olarak vatani görevini yapmakta iken, 23/07/2019 tarihinde uygulama maksatlı yapılan havan atışı sırasında, havan topunun yüzüne patlaması neticesi yaralandığı somut olay nedeniyle yapılan soruşturma sonunda, mağdurun şikayetçi olmadığı, olayın kaza ile meydana geldiği, hiç kimsenin mağduru yaralamadığı, olayda bir başkasının kast ve taksirinin olmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş ise de; meydana gelen olay nedeniyle düzenlenen Çukurca İlçe Devlet Hastanesinin 23/07/2019 tarihli ve 16627 sayılı raporunda, mağdurun basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek, yüzde sabit bir iz meydana getirecek ve kırığa neden olacak şekilde yaralandığının belirtildiği, olay nedeniyle düzenlenen 12/11/2019 tarihli idari tahkikat raporunda ise, mağdurun kusurlu bulunmasının yanı sıra, Tb.K.P.Yb. ...ün sevk ve idare (Eğitim, bakım ve idari hususlar) yetersizliğinden, Hav.Ks.K.P.Asb.Çvş. ..."ün kısmın eğitim eksikliğinden, Hav.Mng.K.P.Uzm.Çvş. ..."ın nezaret, eğitim ile kullanıcı bakım eksikliğinden kusurlu olduklarının tespit edildiği anlaşılmakla, kusurlu oldukları belirtilen adı geçen personelin ve mağdurun ifadesine başvurulduktan sonra, mağdurun yüzünden yaralanması da nazara alınarak kati raporunun aldırılmasını müteakip, bahsedilen idari tahkikat raporu gözetilerek sorumlular hakkında kamu davası açılmasına yeterli delilin bulunduğu, delillerin takdir ve değerlendirmesinin mahkemesince incelenmesi gerektiği cihetle, kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 07/12/2020 gün ve 94660652-105-30-9656-2020-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08/01/2021 gün ve 2021/1058 sayılı ihbarnamesi ile Daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
23/07/2019 tarihinde, P.Er ..."nın Çukurca ilçesi 2. Hudut Tugay Komutanlığına bağlı Çayırlı Üs Bölgesinde uygulama maksatlı 120 mm"lik havan atışı yaptığı esnada, mühimmatın patlaması neticesinde yüz kısmından ağır şekilde yaralandığı olayda; mağdurun şikayetçi olmadığı, olayın kaza ile meydana geldiği, hiç kimsenin mağduru yaralamadığı, olayda bir başkasının kast ve taksirinin olmadığından bahisle Çukurca Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 27/09/2019 tarihli ve 2019/648 soruşturma, 2019/273 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş ise de; meydana gelen olay nedeniyle düzenlenen doktor raporunda, mağdurun basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek, hayati tehlike geçirecek, yüzde sabit bir iz meydana getirecek ve kemik kırığına neden olacak şekilde yaralandığının belirtildiği, olay nedeniyle düzenlenen 12/11/2019 tarihli idari tahkikat raporunda ise, mağdurun kusurlu bulunmasının yanı sıra, Tb.K.P.Yb. ...ün sevk ve idare (Eğitim, bakım ve idari hususlar) yetersizliğinden, Hav.Ks.K.P.Asb.Çvş. ..."ün kısmın eğitim eksikliğinden, Hav.Mng.K.P.Uzm.Çvş. ..."ın nezaret, eğitim ile kullanıcı bakım eksikliğinden kusurlu olduklarının tespit edildiği, mağdurun soruşturma aşamasında ifadesine başvurulmadığı anlaşılmakla, kusurlu oldukları belirtilen adı geçen personelin ve mağdurun ifadesine başvurulduktan sonra, mağdurun kati raporunun aldırılmasını müteakip, bahsedilen idari tahkikat raporu gözetilerek sorumlular hakkında kamu davası açılmasına yeterli delilin bulunduğu, delillerin takdir ve değerlendirmesinin mahkemesince incelenmesi gerektiği anlaşılmakla, kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiş olup,
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen ihbarnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Hakkari Sulh Ceza Hâkimliğinin 25/11/2019 tarihli ve 2019/1379 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15.11.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.