Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanık müdafiinin hükümleri yalnızca vekalet ücreti yönünden temyiz ettiği ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan kamu davası açılmasına karşın, hüküm kurulmamışsa da, zamanaşımı içerisinde hüküm kurulabileceği anlaşılmakla dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık yararına, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5 ve CMK"nın 327/2. maddeleri uyarınca maktu vekalet ücretine hükmolunması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, ancak bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak, hüküm fıkrasına, "2012 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13/5. madde ve fıkrası uyarınca, 1320 TL maktu vekalet ücretinin Hazineden alınarak sanığa verilmesine" cümlesinin eklenmesi biçiminde DÜZELTİLMEK ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümler bu bağlamda ONANMAK suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca davanın esasına, 26/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.