21. Hukuk Dairesi 2014/7329 E. , 2014/11175 K.
"İçtihat Metni"AHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden dağan manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, İstanbul Anadolu 3. İş Mahkemesinin 2005/1490 Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine, Mahkeme 06.12.2013 tarihli ek kararıyla birleştirme kararları esas hükümle birlikte temyiz edilebileceğinden temyiz isteminin reddine karar vermiş, red kararının yine davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 26/05/2014 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
( M)
KARŞI OY
Davaya konu somut olayda, davacı işçi ... 30.9.2013 tarihinde 9. iş mahkemesine açtığı manevi tazminat dava dilekçesinde; yangında yaralanıp malul kaldığını, aynı olaydan dolayı aynı davalıya karşı İstanbul 3. iş mahkemesinde 2005/1490 esas sayısı ile maddi tazminat davası açtığını belirterek, manevi tazminata ilişkin bu dava dosyası ile 3. iş mahkemesindeki maddi tazminata ilişkin dosyanın birleştirilmesine karar verilmesini istemiştir.
./..
-2-
Davalı İğdaş vekili cevap dilekçesinde; 3. iş mahkemesindeki dosyanın 24.10.2013 tarihinde karara çıktığını belirterek birleştirme kararı verilmemesini istemiştir.
Mahkeme 30.10.2013 tarihinde duruşma yapmaksızın dosya üzerinden birleştirme kararı vermiştir.
Karar, davacı tarafça temyiz edilmiş, mahkeme birleştirme kararının temyiz edilemeyeceği gerekçesi ile temyizi reddetmiş, temyiz edilen bu karar ise dairece oyçokluğu ile onanmıştır.
Sorun, birleştirme kararının somut olay bakımından temyiz edilip edilemeyeceği noktasındadır.
Birleştirme kararı verilebilmesine ilişkin hüküm HMK nın 166. maddesinde düzenlenmiştir. Birleştirme kararı, aralarında tarafların ve olayın aynı olması nedeniyle bağlantı bulunan, aynı yargı çevresi içinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk (iş) mahkemelerine açılmış davalar bakımından gerçekleştirilmiştir.
Bxxirleştirme kararı birleştirilen dosyadan verilen esas karar ile birlikte temyiz incelemesine tabi tutulabilir ise de, ortada birleştirilen derdest bir dava bulunmadığı için, birleştirme kararının temyizen incelenmesi olanağı bulunmamaktadır. Zira birleştirme kararı 30.10.2013 tarihinde verildiği halde, birleştirilen dava bu tarihten önce yani 24.10.2013 tarihinde karara çıkmıştır. Bu durumda, ortada birleştirilen dava olmadığından, birleştirilerek 3. iş mahkemesine gönderilen dosyanın yeniden esasa kaydı gerekecektir. Bu durumda birleştirilmesine karar verilen 3. İş Mahkemesi dosyasının, birleştirme kararından önce karara çıkmış olması nedeniyle, birleştirilen dosya bakımından birleşen dosyadan hüküm kurulması mümkün olmayacaktır. Keza birleştirildiği esas dosya ile birlikte temyiz incelemesi olanağı da olmayacaktır. Dolayısıyla, 9. iş mahkemesinin birleştirme kararı bir nihai karar hükümdedir. Nitekim Yargıtay Yüksek 10. Hukuk Dairesi"nin 12.7.2012 tarih, 2012/13857-13859 sayılı kararı da aynı yöndedir. Bu nedenle, birleştirme kararı somut uyuşmazlık bakımından temyiz edilebilir olduğundan, sayın çoğunluğun birleştirme kararının temyizen incelenemeyeceği yönündeki görüşüne katılmamaktayım.
Karşı Oy Kullanan