Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/7355
Karar No: 2013/9123
Karar Tarihi: 03.06.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/7355 Esas 2013/9123 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, müvekkilinin eşi tarafından evden kovulduğunu iddia ederek aylık 1,200 TL yardım nafakası ve ziynet eşyalarının teslimini talep etmiştir. Ancak davalı, karşılıklı suçlamalarla davayı reddetmiş ve boşanma davasıyla birleştirilmesini talep etmiştir. Mahkeme, boşanma davasıyla aynı tarafların bulunduğunu ve farklı kararların çıkmaması için dosyaların birleştirilmesi gerektiğini belirterek, davanın birleştirilmesine karar vermiştir. Ancak, birleştirme talebinin ikinci davada değil ilk açılan davada istendiği ve tedbir nafakası davası ile boşanma davasının birbirinden farklı olduğu ve birinin hükmünün diğerini etkilemeyeceği belirtilerek, davanın birleştirilme talebi reddedilmeliydi. Bu nedenle, karar uygun olmadığından bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak, HMK'nun 166/2. maddesi ve TMK'nun 197. ve 201. maddeleri kararda bahsedilen maddelerdir.
3. Hukuk Dairesi         2013/7355 E.  ,  2013/9123 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilinin, eşi olan davalı tarafından müşterek evden kovulduğunu ileri sürerek; müvekkili için aylık 550 TL, müşterek çocuk .... için aylık 650 TL olmak üzere aylık toplam 1.200 TL yardım nafakası takdir edilmesini, ayrıca müşterek evde kalan ziynet eşyaları ile kişisel eşyaların tedbiren müvekkiline teslimini talep etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkili tarafından davacı aleyhine ... 12.Aile Mahkemesinde 2012/652 Esas sayılı boşanma davası açıldığını belirterek, davaların birleştirilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece; boşanma davası ile bu davanın taraflarının aynı olduğu, iş bu dosyanın dava konusunun asıl dosya olan boşanma davasının ferisi niteliğinde bulunduğu, farklı kararların çıkmaması için dosyaların birleştirilmesi gerektiğinden bahisle, davanın taraflar arasındaki boşanma davası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
    6100 sayılı HMK. nun 166/2. maddesine göre; “Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır.”.
    Somut olayda, işbu nafaka davası 19.07.2012 tarihinde ... 3.Aile mahkemesinde, boşanma davası ise 28.08.2012 tarihinde ... 12.Aile Mahkemesinde açılmış olduğuna göre; birleştirme talebi ikinci davada değil, ilk açılan davada istenilmiştir.
    Bundan ayrı, ayrı yerlerde açılan davaların; evlilik birliğinin korunması hükümlerine dayalı olarak TMK. nun 197. maddesine göre açılan tedbir nafakası davası ile boşanma hükümlerine dayalı olarak TMK.nun 166.maddesine göre açılan boşanma davasından ibaret olduğu anlaşılmaktadır. Taraflar arasında boşanma davası olsun yahut olmasın eşler evlilik birliğinin ayrı dava ile korunmasını isteyebilir (TMK. md.201). Diğer bir anlatımla, tedbir isteğinin boşanma davasında istenilmesini zorunlu kılan bir hüküm yasada yer almamaktadır. Kaldı ki tedbir nafakası davası ve boşanma davası aynı sebepten doğmadığı için biri hakkında verilecek hüküm diğerini etkileyecek nitelikte bulunmamaktadır.
    O halde mahkemece, usulüne uygun birleştirme talebi bulunmadığından; talebin reddi ile davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davaların birleştirilmesine karar verilmesi usul ve yasaya uygun değildir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bu nedenlerle yerinde olan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK. nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacı tarafa iadesine, 03.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi