12. Ceza Dairesi 2013/410 E. , 2014/2295 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 Sayılı Kanuna Aykırılık
Hüküm : 1- Sanık ... hakkında, 2863 sayılı Kanunun 65/b, 5237 sayılı TCK" nın 62, 52/2, 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet.
2- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında, CMK"nın 223/2-c. maddesi gereğince beraat.
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık ..."ın mahkumiyetine, sanıklar ..., ... ve ..."ın ise beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili ve sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu"nun 09.03.1979 tarihli kararıyla 3. derece arkeolojik ve kentsel sit alanı olarak tescil ve ilan edilen alanda yer alan, .... İli, ...üzerine sanık hakkında kamu davası açıldığı, dosya içerisinde mevcut, inşaat mühendisi bilirkişinin raporuna göre, dava konusu olan taşınmazın,... ilçe merkez kale surlarının yanında, sit alanı olan bölgede 430 metre kare alanda kurulu tek katlı, beton tabliyeli, briket duvarlı, 4 oda, mutfak ve banyo şeklinde yapılan yaşam alanı ve bunun ön tarafında da 4 dükkan yerinin yapıldığının tespit edilmesi karşısında, mahkemece sanığın mahkumiyetine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, sanık ..."ın izinsiz yaptırdığı inşaatta işçi olarak çalışan sanılar ..., ... ve ..."ın, çalışma alanının arkeolojik ve kentsel sit alanı içerisinde kaldığı hususunda bilgi sahibi olduklarına ilişkin herhangi bir delil bulunmadığı, koruma altına alınan yerde inşai faaliyet yaptırmak için, ilgili koruma kurulundan izin alması gereken kişinin de inşaat sahibi olduğu, inşaatta işçi olan ..., ... ve ..."ın izin almak gibi sorumluluğunun olmadığı gibi, dava konusu yerin hukuki niteliğini araştırma yükümlülüğünün de kendilerinden beklenemeyeceği anlaşılmıştır.
Her ne kadar kararda TCK"nın 62. maddesinin uygulanma gerekçesi ile 51. maddesinde düzenlenen ertelemenin uygulanmama gerekçesi çelişkili gözüküyor ise de, sanığın 430 metre kare zemin üzerine 4 odalı yaşam alanı ile ön tarafına da 4 dükkan yeri yaparak ihtiyacının üzerinde bir yapı yapması ve sanığın aynı suçu daha önce de işlemesi gözetildiğinde, sanık hakkında TCK"nın 51. maddesinde düzenlenen ertelemenin uygulanmaması yerinde görülmüş ve tebliğnamede bu yöndeki bozma öneren düşünceye iştirak edilmemiştir.
2863 sayılı Kanunun, 11/11/2013 tarih, 28792 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik öncesi yürürlükte bulunan tespit ve tescil başlıklı 7. maddesinde korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının ve doğal sit alanlarının tespitinin Kültür ve Turizm Bakanlığının koordinatörlüğünde yapılacağı ve bu tespitlerin koruma bölge kurulu kararı ile tescil edileceği, tescil kararlarının ilanı, tebliği ve tapu kütüğüne işlenmesi ile ilgili hususların yönetmelikle düzenleneceğinin öngörüldüğü, bu amaçla çıkarılan Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlıklarının ve Sitlerin Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmelik ile sit kararlarının ilan şeklinin kaleme alındığı, 6498 sayılı Kanunun 1. maddesi ile 2863 sayılı Kanunun 7. maddesinde yapılan değişiklik ile sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazların tescil kararlarının, Resmî Gazete’de yayımlanacağı ve Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı hükmünün getirildiği, ayrıca anılan Kanunun 3. maddesi ile 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde “Tescil edilen sit alanları ve korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarının bu kanuna göre tebliğ veya ilan edilmiş olmasına rağmen yıkılmasına, bozulmasına, tahribine, yok olmasına veya her ne suretle olursa olsun zarar görmesine kasten sebebiyet verenler ile koruma bölge kurullarından izin alınmaksızın inşaî ve fiziki müdahale yapanlar veya yaptıranların, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılacağının öngörüldüğü, gerek 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik öncesi yürürlükte bulunan 7. maddesi ile anılan madde gereğince çıkarılan Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlıklarının ve Sitlerin Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmelik hükümlerinin, gerekse 6498 sayılı Kanunun 1. maddesi ile öngörülen tescil kararlarının, Resmî Gazete’de yayımlanma ve Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulma zorunluğunun amacının, ilgili kurul kararlarından muhataplarını haberdar etmek olduğu,
Bu açıklamalar ışığında somut olay ele alındığında, suça konu taşınmazın Vakıflar Genel Müdürlüğü adına kayıtlı olduğu, ayrıca .... Köyü Muhtarlığı tarafından ilgili Kurul kararının hoparlör ve askı yolu ile 06.09.1983 tarihinde ilanının yapıldığı, sanığın ilanın yapıldığı bölgede yaşadığının gerek beyanı, gerekse MERNİS kayıtları ile sabit olduğu, kaldı ki, izinsiz yapılan taşınmazın Vakıflar Genel Müdürlüğü adına kayıtlı olması nedeniyle eylemin hukuka uygun bir zeminde icra edilmediği ve eylemin izne bağlanmasının mümkün olmadığı anlaşıldığından, sanığın dava konusu yerin sit alanı içerisinde yer aldığını bildiği, buna rağmen Kuruldan izin alınması mümkün olmayan dava konusu taşınmaza fiziki müdahalede bulunduğu, üzerine atılı suçu işlediğinin tüm dosya kapsamı ile sabit olduğu, 6498 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/1 maddesinde öngörülen yaptırım miktarında sanık lehine herhangi bir değişiklik olmadığı anlaşılmakla,
Sanık ... hakkında yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığına ve beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkin yerinde görülmeyen, katılan vekilinin ise sanıklar ..., ... ve ..."ın üzerine atılı suçtan mahkumiyetlerine karar verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle sanıklar ..., ... ve ..."ın beraatine, sanık ..."ın ise mahkumiyetine ilişkin hükümlerinin isteme uygun olarak ONANMASINA, 03.02.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.