2. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/68 Karar No: 2020/1493
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/68 Esas 2020/1493 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından verilen 2020/68 E. ve 2020/1493 K. sayılı boşanma kararında, davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddedilmesi doğru değildir ve bozulması gerektiği belirtilmiştir. Erkeğin cezaevi tutukluluğu veya hükümlülüğü yoksulluk nafakası yükümlülüğünden kurtarmaz ve yoksulluk nafakası yükümlüsünün ekonomik durumu nafaka miktarının belirlenmesinde dikkate alınır. Boşanmaya sebep olan olaylarda davacı kadının az, davalı erkeğin ise ağır kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 175. maddesinde belirtilen koşulların davacı kadın bakımından oluştuğu ifade edilmiştir. Kararın bozma kapsamı dışında kalan diğer bölümleri ise onanmıştır. Türk Medeni Kanunu'nun 175. maddesi, yoksulluk nafakasının şartlarını düzenlemektedir.
2. Hukuk Dairesi 2020/68 E. , 2020/1493 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-İlk derece mahkemesi ve bölge adliye mahkemesince; davalı erkeğin sürekli gelirinin bulunmaması gerekçe gösterilerek davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Erkeğin ceza evinde tutuklu veya hükümlü olması, yoksulluk nafakası ile sorumlu tutulmasını engellemez. Yoksulluk nafakası yükümlüsünün çalışmasına bedensel veya ruhsal bir engeli bulunmadığı sürece, düzenli bir gelirinin bulunmaması onu yoksulluk nafakası yükümlülüğünden kurtarmaz. Aksi düşünce, yoksulluk nafakası alacaklısının haklarının ileriye dönük olarak kaybedilmesine sebep olur. Yoksulluk nafakası yükümlüsünün ekonomik durumu, ancak nafaka miktarının belirlenmesinde dikkate alınır. Boşanmaya sebep olan olaylarda davacı kadının az, davalı erkeğin ağır kusurlu olduğu belirlenmiştir. Yaptırılan sosyal ve ekonomik durum araştırmasında, davacı kadının çalışmadığı ve gelirinin olmadığı bildirilmiştir. Bu durumda, Türk Medeni Kanunu"nun 175. maddesi koşulları davacı kadın bakımından oluşmuştur. Davacı kadın yararına az da olsa yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde talebin reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, kararın bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın davalıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 218.50 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran davacıya geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 24.02.2020 (Pzt.)