Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/8348
Karar No: 2021/5517
Karar Tarihi: 17.05.2014

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/8348 Esas 2021/5517 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İstanbul 67. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir dava sonucunda, sanık uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkûm edilmiştir. Ancak, sanığın hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, usulsüz olarak kesinleştirilmiştir. Bu sebeple, sanığın hükümlü olduğu kararın hukuki değeri yoktur. Kararda, Tebligat Kanunu'nun 10/2. maddesi ve fıkrası, 21/1. maddesi, 21/2. maddesi, 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümleri açıklanmıştır.
Tebligat Kanunu'nun 10/2. maddesi ve fıkrası, tebligat ile ilgili olarak gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiştir. Öncelikle bilinen en son adres esas alınarak normal tebligat çıkarılır. Eğer çıkarılan tebligat bila tebliğ edilirse, adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır.
Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre, normal tebligat çıkarıldıktan sonra çıkarılan tebligat bila tebliğ edilirse, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul ed
10. Ceza Dairesi         2019/8348 E.  ,  2021/5517 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : İSTANBUL (Kapatılan) 67. Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    7201 sayılı Tebligat Kanununun 10/2. madde ve fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, öncelikle bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından tebligata Tebligat Kanunu"nun 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilmeksizin, sanığın yokluğunda verilen 26/03/2014 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının sanığın bildirdiği ve aynı zamanda MERNİS adresi olan adresine doğrudan Tebligat Kanununun 21/2. maddesi gereği tebliğ edildiği dolayısıyla tebligatın usulsüz olduğu ve bu nedenle kararın da usulsüz olarak kesinleştirildiği dolayısıyla bu kararın kesinleşmediği, buna bağlı olarak da sanığa verilen 05/11/2015 tarihli mahkûmiyet kararının hukuki değerden yoksun olduğu anlaşılmakla, sanığın temyiz dilekçesinin, 26/03/2014 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının CMK"nın 231. maddesinin 12. fıkrası gereğince itiraz kanun yoluna tabi bulunması nedeniyle, dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE, 17.05.2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi