2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/4061 Esas 2015/7222 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/4061
Karar No: 2015/7222
Karar Tarihi: 16.11.2015

2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/4061 Esas 2015/7222 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Şanlıurfa 1. İcra Ceza Mahkemesinin 21/12/2012 tarihli kararına yapılan temyizde, borçlu şirkete ait mal varlığının tahsili için yapılan haciz sırasında yetkili temsilcilerin suç işlemesi gerekçesiyle mahkumiyet kararı verildiği ancak sanıklardan birinin yetkili temsilci olmadığı anlaşılmış olup beraat kararı verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Diğer sanığın ise beraat kararı verilebilmesi için ticareti terk etmesi gerektiği, bu durumun kayıtlı olduğu ticaret siciline bildirilmemesi, aktif-pasif beyannamesi verilmemesi gerektiği ve zabıta araştırması yapılması gerektiği açıklanmıştır. Ayrıca, davaların düşmesi halinde İİK'nın 354. maddesinde yazılı sebeplerin kararda belirtilmesi gerektiği hatırlatılmıştır. Kanun madde numaraları; 2004 Sayılı Kanun, 4949 Sayılı Kanun'un 99. maddesi, İİK'nın 352. ve 354. maddeleridir.
19. Ceza Dairesi         2015/4061 E.  ,  2015/7222 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : IC - 2013/96797
    MAHKEMESİ : Şanlıurfa 1. İcra Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 21/12/2012
    NUMARASI : 2012/347 (E) ve 2012/401 (K)
    SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık

    Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    1-Sanıklardan E.. E.."in borçlu şirketin yetkili temsilcisi olmadığının anlaşılması sebebi ile beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    2- Sanık İ.. E.. yönünden ise, 08.08.2012 tarihinde yapılan haciz sırasında, borçlu şirketin adresini boşalttığının tespit edilmesinin tek başına ticareti terk anlamına gelmeyeceği, ticaret şirketi yetkilisi olan sanığa isnat edilen suçun oluşabilmesi için tacirin fiili olarak ticareti terk etmesi bu durumu onbeş günlük süre içerisinde kayıtlı olduğu ticaret siciline bildirmemesi, bütün aktif ve pasifi ile alacaklılarının isim ve adreslerini içeren bir mal beyannamesi vermemesinin gerekmesi nedeniyle, borçlu ticaret şirketinin ticareti terk edip etmediği yönünde zabıta araştırması yaptırılarak ve kayıtlı olduğu Vergi Dairesi Müdürlüğü"nden mükellefiyetinin devam edip etmediği sorularak, sonucuna göre hukuki durumunun takdir edilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
    3) Kabule göre de,
    30.07.2003 gün ve 251184 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 4949 sayılı İİK. da değişiklik yapılmasına dair kanunun 99. maddesi ile İİK"nın 352. maddesine eklenen fıkra uyarınca dava ve cezanın İİK"nın 354. maddesinde yazılı sebeplerden düşeceğinin kararda belirtilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı ve sanıklar müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.