14. Hukuk Dairesi 2014/9893 E. , 2014/10243 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 25.03.2014 günlü ve 2013/14167-2014/4032 sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı, dava dışı önceki malik ile düzenledikleri 19.01.1998 günlü satış vaadi sözleşmesi uyarınca 1090 ada 11 parsel sayılı taşınmazdaki 3/4 oranındaki payının tamamının satışını vaat ettiğini, satış vaadi sözleşmesinin tapu kaydına şerh verildiğini, bedelin bir bölümünün ödendiğini, bakiye bedel için yapılan icra takibi sonrasında 26.02.2003 günlü protokol düzenlediklerini, edimlerini yerine getirdiğini, taşınmazın adına tescili için 2004/199 Esas sayılı dosyada açılan davada tapu kaydına ihtiyati tedbir konulduğunu, satış vaadi borçlusunun mirasçılarının kötüniyetle taşınmazı davalılara devrettiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile taşınmazın adına tescilini istemiştir.
Davalılar, tapu kaydında bir takyidat bulunmadığından tapuya güvenerek taşınmazı edindiklerini, satış vaadinin ayni hak kuvveti taşımadığını, satış vaadinde bulunan davalıların murisinin sağlığında ortaklığın giderilmesi davası açıldığını, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, davalılar vekillerinin temyizi üzerine Dairemizin 25.03.2014 tarihli, 2013/14167-2014/4032 sayılı kararı ile hüküm bozulmuştur.
Bunun üzerine davacı vekili karar düzeltme isteğinde bulunmuştur.
Karar Dairemizce “Davalıların taşınmazı edinmekte kötüniyetli olup olmadığı konusunda tarafların iddiası, savunması ve delillerinin değerlendirilerek sonucuna uygun karar verilmesi gerektiği” belirtilerek bozulmuş ise de mahkemece, Dairemizin bozma ilamında bahsedilen tarafların iddiası, savunması ve delilleri değerlendirilerek sonucuna uygun karar verildiği anlaşılmaktadır.
Gerçekten mahkemenin gerekçesinde davacının dayandığı satış vaadi sözleşmesi ve ek protokolün akitleri arasında geçerliliğini koruduğu, davacının bu sözleşmeler gereğince edimini yerine getirerek taşınmazın satış bedelini ödediği ve akidinden tescil isteme hakkının doğduğu hatta kısmen alacaklı olduğu kesinleşen...11. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/72 Esas sayılı dosyası ile verilen kararla sabit olduğu, davacının 1997-1998 yıllarında dava konusu taşınmazın tamamını maliki olan ... ..."dan satın almak için anlaştığı, nitekim 1/4 payın 20.01.1998 tarihinde davacı adına tescil edildiği ve taşınmazda tadilat yaptırarak konfeksiyon atölyesi olarak kullanmaya devam ettiği, davalılardan ..."in aynı sokakta işyeri olduğu ve aynı sokakta bulunan tüm esnafın davacının dava konusu yeri 1998 yılında satın almak suretiyle kullandığını bildiği, davalı ..."in de diğer davalı ile iş ortağı olması nedeniyle durumu bilmesi gerekenlerden olduğu, dolayısıyla davalıların bu durumu bildiği veya bilebilecek durumda olduğu ayrıca ...6. Asliye Hukuk Mahkemesine açılan ferağa icbar davasında taşınmazın tapu kaydına konulan tedbirin davalılara satış tarihinden bir gün önce tapudan terkin edildiği, dolayısıyla davalıların da davacıya yapılan satışı bildikleri veya bilebilecek durumda oldukları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür.
Kararın gerekçesinde belirtildiği üzere davalıların kötüniyetli olduğu kanıtlandığından Dairemizce kararın onanması gerekirken maddi hata sonucu yukarıda belirtilen gerekçeyle bozulduğu bu defa yapılan inceleme sonucu anlaşıldığından davacı vekilinin yerinde görülen karar düzeltme itirazlarının kabulü ile hükmün onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 25.03.2014 tarihli 2013/14167-2014/4032 sayılı bozma ilamının KALDIRILMASINA, davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, karar düzeltme harcının istek halinde yatıranlara iadesine, aşağıda yazılı onama harcının davalılara yükletilmesine, 22.09.2014 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
(Muhalif)
K A R Ş I O Y
Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekir.
Açıklanan nedenlerle sayın çoğunluğun kabul onama görüşüne katılmıyorum.