Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/10562
Karar No: 2015/4764
Karar Tarihi: 16.03.2015

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/10562 Esas 2015/4764 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2014/10562 E.  ,  2015/4764 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : İş Mahkemesi


    Dava, davacının, 5510 sayılı Kanun kapsamında ödenmesi gereken primlerden %5 oranında teşvik indirim hakkının iptaline yönelik Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi.... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sora işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Dava dışı sigortalının 01.02.2011 tarihinden itibaren davacı yanında çalıştığı halde Kuruma bildirilmediğinden hareketle, Kurumca, 01.02.2011-21.01.2012 tarihleri arasında davacının beş puanlık sigorta primi muafiyetinin geçersizliği yönünde işlem tesis edildiği ve bu işlemin iptali için eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
    Davanın yasal dayanaklarından olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 81. maddesinin 1. fıkrasının (ı) bendinde, bu Kanunun 4. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalıları çalıştıran özel sektör işverenlerinin, bu maddenin 1. fıkrasının (a) bendine göre malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinden, işveren hissesinin beş puanlık kısmına isabet eden tutarının Hazinece karşılanacağı, işveren hissesine ait primlerin Hazinece karşılanabilmesi için, sigortalılarla ilgili olarak bu Kanun uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmesinin, sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile Hazinece karşılanmayan işveren hissesine ait tutarının yasal süresinde ödenmesinin, Sosyal Güvenlik Kurumuna prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcunun bulunmamasının koşul olduğu belirtilmiştir. Anılan (ı) bendinin 7. cümlesi “Bu Kanun gereğince yapılan kontrol ve denetimlerde çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği tespit edilen işverenler bir yıl süreyle bu fıkrayla sağlanan destek unsurlarından yararlanamaz.” hükmünü içermekte olup 01.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6486 sayılı Kanunun 5. maddesiyle, söz konusu cümle yürürlükten kaldırılıp 81. maddeye bu kez 4. fıkra olarak “Yapılan kontrol ve denetimlerde, çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği veya bildirilen sigortalının fiilen çalışmadığının tespit edilmesi hâlinde, işverenler bir yıl süreyle bu maddeyle sağlanan destek unsurlarından yararlanamaz. Bu madde kapsamındaki teşvikten yersiz olarak faydalanıldığının tespiti hâlinde, yararlanılan teşvik tutarı işverenden gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte tahsil edilir.” ibareleri eklendiği gibi ayrıca maddeye (i) bendi eklenerek özel sektör işverenlerinin yurt dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere yurt içinden götürülen sigortalılar için benzer düzenleme yapılmıştır.
    Kurumca esas alınan banka kayıtlarında, sigortalı tarafından 21.01.2011 tarihinde davacı işverenin iş adresi bildirilerek hesap açıldığı, dava dışı sigortalı tarafından Kuruma verilen dilekçede de, 01.02.2011 tarihinden itibaren davacı yanında işe başladığının bildirildiği ve dava dışı sigortalının Kurumca resen 01.02.2011-30.09.2011 tarihleri arasında davacı yanında çalıştığının tespitinin yapıldığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, eldeki davada 01.02.2011 tarihinden itibaren fiili çalışmanın varlığı yada yokluğu konusunda verilecek kararın sigortalının hak alanını da ilgilendirdiği gözetilerek, dava dışı sigortalının da usulüne uygun olarak davada taraf olması sağlanarak, sonuç itibariyle sigortalılık süresinin de tespiti hükmünü içerecek bu tür davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu gözetilerek, bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurularak, yöntemince inceleme ve araştırma yapılmalı, ihtilaf konusu dönemde davacının Kurum nezdindeki işyeri dosyası ile tüm dönem bordroları celp edilerek, davacı ile birlikte çalışan ve işverenin bordrolarında kayıtlı kişiler ile aynı yörede komşu işverenler veya benzeri işleri yapan başka işverenler ve bu işverenlerin çalıştırdığı bordrolara geçmiş kişiler titizlikle araştırılarak belirlenmeli ve bu çerçevede tanıkların bilgi ve görgülerine başvurulmalı, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, iş yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınarak tanık beyanları denetlenmeli, davacı, sigortalının 01.02.2012 tarihinden itibaren çalışmalarının Kuruma bildirildiğini ileri sürdüğü halde, sigortalının hizmet dökümüne göre, 06.01.2012 tarihinden itibaren......sicil nolu işveren yanından Kurum kayıtlarına geçen çalışmalarının bulunması nedeni ile anılan işveren ile davacı arasındaki fiili ve hukuki irtibat araştırılmalı, böylece bu konuda gerekli tüm soruşturma yapılarak fiili çalışmanın hangi tarihler arasında gerçekleştiği belirlenerek, davanın beş puanlık prim teşvikinden yaralanma hakkının varlığı irdelenerek, varılacak sonuca göre karar verilmelidir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 16.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi