16. Hukuk Dairesi 2018/3529 E. , 2020/5831 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ..., Kocaköy İlçesi...Mahallesi çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişisinin 30.12.2015 tarihli rapor ve krokisinde gösterildiği şekilde 440 ada 4 ve 516 ada 1 sayılı parseller arasında kalan 169,44 metrekarelik yolun iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK"nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. maddelerine dayalı tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. 4721 sayılı TMK"nın 713/3. maddesi gereğince, tescil davalarında Hazine’nin yanında ilgili kamu tüzel kişiliklerine de husumet yöneltilmesi zorunludur. Somut olayda dava; Hazine hasım gösterilerek açılmıştır. Karar tarihinden önce 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun gereğince çekişmeli taşınmazın bulunduğu Diyarbakır İli, Büyükşehir Belediyesi statüsüne kavuşturulmuş, aynı zamanda büyükşehir belediyesinin sınırları il mülki sınırları olarak belirlenmiş, büyükşehir belediyesi olan illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmış ve böylelikle büyükşehir belediyesi statüsünde olan illerin sınırları içindeki tescil harici taşınmazlar için açılacak tescil davalarında ilçe belediyeleri ile büyükşehir belediyeleri ilgili kamu tüzel kişiliği sıfatıyla yasal hasım konumuna getirildikleri halde, tescili istenen taşınmazın bulunduğu İlçe Belediye Başkanlığı"nın ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı"nın davada taraf olması gerektiği Mahkemece gözden kaçırılmıştır. Bu nedenle davada taraf teşkilinin tamamlandığından söz edilemez. Oysaki taraf teşkilinin sağlanması dava şartlarından olup, bu koşul yerine getirilmeden davanın esasına girilmesi hukuken mümkün bulunmamaktadır. Öte yandan tescil davalarında TMK"nın 713/4. ve 5. fıkraları gereğince, keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve krokisine göre gerekli yerel ve gazete ilanlarının yöntemine uygun bir biçimde yapılması, ilanın yapıldığı gazete ile ilan tutanaklarının dosya arasına konulması ve yasal 3 aylık sürenin dolmasının beklenilmesi gerektiği halde, eldeki davada yasal ilanlar da yaptırılmaksızın hüküm kurulması cihetine gidildiği anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca; Mahkemece öncelikle davacıya, davasını Hazinenin yanında yasal hasım konumunda bulunan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile tescili istenen taşınmazın bulunduğu İlçe Belediye Başkanlığına yöneltmesi için süre ve imkan tanınmalı, bu yolla taraf teşkilinin sağlanması halinde, anılan belediye başkanlıklarından savunma ve delilleri sorulmalı, bildirdikleri takdirde delilleri toplanmalı ve bundan sonra TMK"nın 713/4 ve 5. maddeleri uyarınca yasal ilanlar da yaptırılmak suretiyle tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, yöntemince taraf teşkili sağlanmadan ve yasal ilanlar yapılmadan yazılı olduğu şekilde davanın esası hakkında karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.11.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.