12. Ceza Dairesi Esas No: 2013/6332 Karar No: 2014/2054 Karar Tarihi: 29.01.2014
Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/6332 Esas 2014/2054 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi, taksirle öldürme suçundan hüküm giyen sanığın temyiz itirazlarını inceledi. Sanık müdafii, raporlar arasındaki çelişki giderilmeden ve yanlış gerekçelerle mahkumiyet kararı verildiğini savunurken, katılanların temyiz itirazları yerinde görülmedi. Ancak, mahkeme, sanığın olayda kusurlu olduğuna dair delillerin varlığına rağmen Adli Tıp raporundaki çelişkili ifade ve bilirkişi raporlarına dayanarak yanlış bir karar verildiği sonucuna vardı. Bu nedenle, mahkeme kararı kanuna uygun görülmedi ve bozuldu. Kararda geçen kanun maddeleri TCK'nın 85. maddesinin 1. ve 2. fıkraları ve 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi olarak belirtilmiştir.
12. Ceza Dairesi 2013/6332 E. , 2014/2054 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 9 - 2011/204316 Mahkemesi : Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi Karar Tarihi : 15/03/2011 Numarası : 2009/309 - 2011/56 Suç : Taksirle öldürme
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılanlar vekilleri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin eleştirilen husular dışında kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, sanığın olayda kusuru bulunmadığına ve raporlar arasındaki çelişki giderilmeden ve yanlış gerekçeyle mahkumiyet kararı verildiğine; katılanlar vekillerinin ise eksik incelemeye, kusur durumuna ve ceza miktarına ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1-Sanığın savunması ve katılan küçük H.. D.."ın anlatımlarından sanığın katılan küçük H.. D.."a da çarparak yere düşmesine neden olduğu, doktor raporunda somut patolojik bulgu tespit edilmemiş olmasının ve tıbbi müdahale gerektirmemesinin yaralama olarak kabulüne engel olmayacağı gözetilerek sanığın TCK"nın 85. maddesinin 2. fıkrası gereğince cezalandırılması gerekirken, Adli Tıp raporundaki katılanın somut bir yaralanmasının bulunmadığı şeklindeki tespitine yanlış anlam verilerek aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca sanığın cezalandırılması, 2- Hükmün gerekçesinde “Adli Tıp Kurumu Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi uzmanlarınca düzenlenen rapor ile bilirkişiler Halil Dalak, Refik Akın ve Hüseyin Hüsnü İlgün tarafından düzenlenen rapordaki açıklamalar oluş ve dosya içeriğine uygun bulunduğundan, diğer raporlara değil bu raporlara itibar edilmelidir” denilerek, Adli Tıp Kurumu raporuyla uyumlu olan bilirkişiler A. Ş., H. G. ve İ. K. tarafından düzenlenen ve sanık sürücünün olayda ikinci derecede hafif kusurlu olduğunu belirten 10.02.2010 tarihli bilirkişi raporu yerine, sanık sürücünün olayda kusursuz olduğunu belirten bilirkişiler H. D., R. A. ve H. H. İ. tarafından düzenlenmiş bilirkişi heyet raporuna atıfta bulunulması suretiyle hükümde çelişki oluşturulması, Kanuna aykırı olup, sanık müdafii ve katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.