18. Ceza Dairesi 2016/11401 E. , 2016/19805 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağı ortadan kalkmış, TCK"nın 53/1-c maddesindeki hak yoksunluklarından, kendi alt soyu yönünden koşullu salıverme tarihine, kendi alt soyu dışındakiler bakımından ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi yerine, (c) bendindeki tüm haklardan koşullu salıverme tarihine kadar yoksunluğuna karar verilmiş ise de, bu hususların infaz sırasında resen gözetilebileceği,
Sanık hakkında, avukat olan mağdurun görevini engellemeye yönelik eylemi nedeniyle TCK"nın 265/2. maddesi uygulanmamış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Ancak,
Yargıtay bozma ilamı öncesi verilen ilk kararda, sanık hakkında 4.800 TL adli para cezasına hükmedildiği halde, 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesine aykırı olacak şekilde 6 ay 20 gün hapis cezasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ..."nın temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye aykırı olarak “sonuç cezanın 4.800 TL adli para cezası” biçiminde değiştirilmek suretiyle HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27/12/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.