20. Hukuk Dairesi 2014/783 E. , 2014/5133 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 04/11/2013 gün ve 2013/5462 - 2013/9491 sayılı ilâmıyla onamasına karar verilmiş, süresi içinde davacı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Karar düzeltme dilekçesinde değinilen hususlar temyiz aşamasında da ileri sürülmüştür.
Dairemiz kararı bu konulara cevap teşkil edecek niteliktedir. Her ne kadar davacı ... vekili tarafından karar düzeltme dilekçesinde; hükme dayanak raporu hazırlayan orman bilirkişi ...’nun 10/06/2011 havale tarihli asıl raporu ile 30/11/2011 havale tarihli ek raporu arasındaki çelişki giderilmeden hüküm kurulduğu ifade edilmiş ise de, bu iddia yerinde değildir. Şöyle ki;
Orman bilirkişi ... 30/11/2011 tarihli ek raporunda: “Dava konusu yere ait 1965 yılında grafik metod ile yapılan (açı mesafe) tahdit haritasının taranıp bilgisayar ortamına atılması ve burada netcad programı vasıtası ile sayısallaştırılarak, kadastro haritası ölçeği ile tahdit haritası ölçeğinin denkleştirilmesi neticesinde, 1965 yılında yapılan tahdit çalışmaları sonucunda dava konusu yerin tamamının OS: 12152, OS: 12153, OS: 12154 sıralamasıyla giden orman tahdit sınır hattının sağında (kuzeyinde) yeşil renkle gösterilen orman sınırları içerisinde ve Devlet ormanı sayılan yerde kalmakta olduğunu (tahdit içinde kaldığını) tespit ettiğini, önceki raporda bu alanın kısmen orman tahdit sınırları içinde kısmen de orman tahdit sınırları dışında göstermelerinin nedeninin ise grafik metot ile yapılan tahdit haritasının sayısallaştırılması esnasında meydana gelen kaymalardan dolayı dava konusu bu alanın bir kısmının, ilgili yerin hemen sınırında bulunan XL numaralı tarım parseli içine doğru kaymış olduğunun tespit edildiğini ve bu durum çevre parseller de göz önüne alınarak yeniden hassas bir çalışma yapılarak düzeltildiğini ve XL numaralı tarım parselinin ise 127 ada 1 parsel sayısıyla davacı ... adına tescil edildiğinin anlaşıldığını” beyan etmiştir.
Dosya arasında bulunan orman tahdit haritası ve kadastro paftası birlikte incelendiğinde yörede 1965 yılında yapılan orman tahdidinde orman iç parseli olarak belirlenen XL poligon numaralı taşınmazın 2006 yılında yapılıp 2008 yılında ilan edilen genel arazi kadastrosu sırasında 127 ada 1 parsel sayısıyla davacı ... adına tespit ve tescil edildiği anlaşılmaktadır. XL poligon numaralı ve daha sonra 127 ada 1 parsel sayısını alan taşınmazın dört tarafı 1965 yılında kesinleşen orman tahdidi içinde kaldığı gerekçesiyle arazi kadastrosu sırasında hakkında tutanak tutulmayan ve aktarma suretiyle tapuya tescil edilen 135 ada 1 sayılı orman parseli ile çevrilidir. Bu itibarla davacı vekilinin dava dilekçesiyle 127 ada 1 sayılı parselin etrafında ve yaklaşık 17 dönüm olarak belirttiği ve bilirkişi krokisinde (A ve B) harfleriyle ile gösterilen taşınmazın tamamının 1965 yılında kesinleşen orman tahdidi içinde
kaldığı dosya içinde bulunan orman tahdit haritası ve kadastro paftasının birlikte incelenmesinden de anlaşılmaktadır. Ancak hükme dayanak raporu hazırlayan orman bilirkişi asıl raporunda krokide (B) harfiyle gösterilen taşınmazı hatalı olarak davacı ... adına tapuda tescilli olan 127 ada 1 parsel sayılı taşınmaz içinde göstermiştir. Nitekim bilirkişi tarafından sunulan ek raporda asıl raporda kayma yapıldığı ve asıl raporun hatalı olduğu bildirilmiştir. Bu nedenle davacı ... vekilinin çelişkinin giderilmediği ve taşınmazın tahdit dışında olduğu yönündeki iddiası yerinde olmadığından karar düzeltme isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ve 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nun 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirine uymayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanunun 442. maddesi uyarınca takdiren 228.00.- TL. para cezası ile Harçlar Kanunu uyarınca 52.40.- TL. ret harcının düzeltme isteyenden alınmasına 05/05/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.