MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.08.2013 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, eski hale iade, kâl ve tazminat talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın pasif husumet yokluğundan reddine dair verilen 21.01.2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, tahsise dayalı elatmanın önlenmesi, kâl ve tazminat işlemlerine ilişkindir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, "haksız elatmanın önlenmesi davasının konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına; zarar gören orman ağaçları nedeniyle uğranılan 3.135,61TL zararın 08.11.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine" karar verilmiştir.
Hükmün taraf vekilleri tarafından ayrı ayrı temyizi üzerine Dairemizin 30.04.2019 tarihli 2016/1920 Esas ve 2019/3802 Karar sayılı ilamı ile "..19.08.2013 tarihli dava dilekçesi incelendiğinde davalı ... ve ..., ... Sanayi ve Ticaret Limited Şirketini temsilen, diğer davalı ... ise aynı şirketin sorumlusu olarak gösterildiği anlaşılmaktadır. Davacı tarafından özel ağaçlandırma alanına, ... Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından moloz ve taş dökülmek suretiyle zarar verildiği ileri sürülmüştür. Nitekim yapılan inceleme ve araştırma sonucunda da haksız eylemin ... şirketinin mermer ocağı işletme faaliyeti sırasında oluştuğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davada taraf olan, ... Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi aleyhine hüküm kurulması gerekirken, şirket sorumlusu ve temsilcileri kişiler aleyhine hüküm kurulması doğru görülmemiştir." gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece, "davanın pasif husumet yokluğundan reddine" karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili ve davalılar vekili temyiz etmişlerdir.
Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de; Dairemizin 30.04.2019 tarihli bozma ilamının gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamında dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen kişilerin şahıslar olmayıp şahıslar tarafından temsil edilen ... Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi"nin olduğu belirtilmesine rağmen mahkemece karar başlığında ... Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi davalı olarak gösterilmediği gibi bozma ilamına aykırı olacak şekilde davanın gerçek kişiler aleyhine açıldığı kabul edilerek ... Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi adına dava açılmadığından pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir. Bu nedenle davada taraf olduğu kabul edilen ... Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi yönünden hüküm tesisi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle davacı vekili ve davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.06.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.