17. Hukuk Dairesi 2014/17553 E. , 2015/2366 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı dava dilekçesinin görev yönünden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Davacılar vekili, davalıya zorunlu trafik sigortalı aracın, kaza yapması sonucu araç sürücüsü olan davacılar desteğinin vefat ettiğini, araçta yolcu olarak bulunan davacıların yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere toplam 5.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun"dan kaynaklandığı ve tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar kesinleştiğinde dosyanın görevli ve yetkili Tüketici Mahkemesi sıfatıyla görevli ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili trafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde Mal: Alışverişe konu olan; taşınır eşya, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallar ile elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri her türlü gayri maddi malları, Satıcı: Kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, Tüketici: Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi,olarak tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
Dava konusu olayda taraflar arasında 6502 Sayılı Yasa kapsamında herhangi bir satış yahut hizmet ilişkisi bulunmadığı gibi uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmakta olup davacılar destekten yoksun kalan, zarar gören üçüncü kişi sıfatıyla aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısına karşı dava açtıkları anlaşılmıştır. Destekten yoksun kalma tazminatından 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 53. ve devamı maddelerinde söz edilmiş, tazminatın mahiyeti ve kapsamı hakkında çeşitli düzenlemelere yer verilmiştir.
Diğer taraftan, dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 1483/I. maddesinde sigortacıların diğer kanunlardaki hükümler saklı kalmak üzere faaliyet gösterdikleri dalların kapsamında bulunan zorunlu sigortaları yapmaktan kaçınamayacakları belirtilmiş, aynı yasanın 4/I-a maddesinde de, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı açıkça düzenlenmiştir.
Zorunlu sigortanın 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu"nda düzenlenmesine ve aynı yasanın 4. maddesi uyarınca bu kanunda düzenlenen işlerden kaynaklanan hukuk davalarının ticari dava niteliğinde olduğunun kabul edilmesine göre, ticari dava niteliğindeki uyuşmazlığın ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 09/02/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.