Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/18560
Karar No: 2020/7366
Karar Tarihi: 17.11.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/18560 Esas 2020/7366 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2016/18560 E.  ,  2020/7366 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı- birleştirilen davada davacı tarafından, davalılar- birleştirilen davada davalılar aleyhine 26.08.2009 ve 24.02.2010 günlerinde verilen dilekçeler ile su yolu mecra irtifakı talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; dava ve birleştirilen davanın kabulüne dair verilen 02.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili ve davalılar ... vd. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava ve birleştirilen dava Türk Medeni Kanununun 744. maddesine dayanılarak su yolu mecra irtifakı kurulması istemine ilişkindir.
    Davacı, dava dilekçesi ve asıl davada davalı olarak gösterilen ölü ... mirasçıları davalı olarak gösterilerek açılan birleştirilen dava dilekçesinde; 217 ada 40 parsel sayılı taşınmazın paydaşı olduğunu, parsel içerisindeki irili ufaklı suları bir depoda toplayarak 500 m. kadar uzakta bulunan evine içme suyu olarak götürdüğünü, su borularının geçirildiği 220 ada 9, 12, 13, 14, 15, 22, 23, 26, 27, 89 ve 93 parseller üzerinde mecre irtifakı tesisine karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar ... vd. vekili, davalı ... vekili, davalılar ..., Metin Sevcan, birleştirilen davada davalılar ..., ..., ..., ... ve ..., köyde şebeke suyu bulunduğunu ve davacının su ihtiyacı da bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece davanın kabulüne karar verilerek; “...İli, ... İlçesi, ... Köyü 221 ada 18 parsel sayılı taşınmaz lehine davalılara ait ...İli, ... İlçesi, ... Köyü 220 ada 9, 11, 12, 13, 14, 15, 22, 23, 24, 27, 93 parsel sayılı taşınmazlar aleyhine bilirkişi Sefer Özvar"a ait 10.10.2014 tarihli rapora ekli krokide kırmızı renkli A harfi ile gösterilen 2.78 m², B harfi ile gösterilen 4.53 m², C harfi ile gösterilen 13.88 m², D harfi ile gösterilen 6,28 m², E harfi ile gösterilen 5,29 m², F harfi ile gösterilen 4.53 m², G harfi ile gösterilen 51,19 m², H harfi ile gösterilen 29.08 m², F1 harfi ile gösterilen 13,25 m², O harfi ile gösterilen 20.80 m², J harfi ile gösterilen 13.31 m², K harfi ile gösterilen 4.53 m² ve L harfi ile gösterilen 75,91 m²"lik alandan TMK"nun 744. maddesi uyarınca MECRA HAKKI TESİSİNE,” şeklinde hüküm tesis edilmiştir.
    Hükmü, davalı ... vekili ve davalılar ... vd. vekili temyiz etmişlerdir.
    Türk Medeni Kanunu’nun 744 maddesi “Her taşınmaz maliki zararın tamamının önceden ödenmesi koşuluyla su yolu, kurutma kanalı, gaz ve benzerlerine ait boruların, elektrik hat ve kablolarının, başka yerden geçirilmesi olanaksız veya aşırı ölçüde masraflı olduğu taktirde, kendi arazisinin altından veya üstünden geçirilmesine katlanmakla yükümlüdür” hükmünü amirdir. Mecra irtifakı kurulması isteğine ilişkin davalarda, istemin özelliği gereği en uygun yerin aranması ilkesinin geçerli olması ve bu davaların bir irtifak hakkı olmakla birlikte özünü komşuluk hukuku ilkelerinden alması nedeniyle öncelikle davacının mecra ihtiyacının bulunup bulunmadığı saptanmalıdır. İhtiyacın saptanması halinde de, çevre taşınmazların tamamının üzerinde irtifak hakkı kurmaya elverişli olup olmadığı incelenip, hukukun genel bir ilkesi olan fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi uyarınca taraf yararları da gözetilerek, en az masrafı gerektiren ve bundan da en az zarar görecek kişi taşınmazı üzerinden mecra irtifakının bağlanacağı su, elektirik, gaz ve benzerine ait yol ya da kaynak ile yararına mecra hakkı kurulan taşınmaz arasında kesintisiz bağlantı sağlayacak şekilde kurulmalıdır. Ayrıca mecranın niteliği nasıl ve hangi araçlarla geçirileceği, ayrıca belirlenerek kararda gösterilmelidir.
    Somut olayda, mahkemece mahallinde yapılan keşifte davacı; mecra irtifakı kurulmak suretiyle getirdiği suyu daha çok evinin ihtiyacı için kullandığını, bahçe ektiği zamanlarda ise sulama amaçlı bu suyu kullandığını, suyu getirmeseydi tüm köy halkının kullandığı şebeke suyunun evine geldiğini, ancak bu suyun sulamaya elverişli olup içme suyu olarak kullanmak için elverişli olmadığını belirtmiştir. Yine keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler ise; tüm köy halkının kullandığı, evlerine borular vasıtasıyla getirilmiş şebeke suyundan davacının da faydalandığını, ancak suyun zaman zaman kesildiğini beyan etmişlerdir. 02.05.2014 tarihli jeoloji mühendisi bilirkişi raporunda ise; suyun davalılara ait taşınmazalardan plastik borular ile davacıya ait 221 ada 18 parsel sayılı taşınmaza getirilerek içme ve sulama amaçlı olarak kullanıldığı ve burada suyun köy şebekesi ile birleştirilerek davacı tarafından evine alındığı belirtilmiştir.
    Görülüyor ki mecra irtifakı kurulmasına ilişkin davalarda öncelikle davacının mecra ihtiyacının bulunup bulunmadığının saptanması gerekmektedir. Başka bir ifadeyle mecra ihtiyacının bulunmaması halinde salt davacının subjektif arzusu ile mecra irtifakı tesis edilemez. Eldeki davada davacının zorunlu su ihtiyacının bulunmadığı, tüm köy halkı gibi davacının da su ihtiyacını köy içme hattı ile karşıladığı bu nedenle davacının zaruri ihtiyacı bulunduğunu söyleyebilme imkanının olmadığı anlaşıldığından davanın reddi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.Başkan







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi