Esas No: 2021/16322
Karar No: 2022/3491
Karar Tarihi: 28.02.2022
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2021/16322 Esas 2022/3491 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karara göre, sanıklar kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçundan mahkum edilirken, görevi yapmamak için direnme suçundan zaman aşımı nedeniyle düşürüldü. Müştekinin aşamalarda değişen soyut beyanları dışında sanıkların suçu işlediklerine ilişkin kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı için bu suçtan beraat ettiler. Kararda, TCK'nın 109/3-f maddesi uygulandığı ve alt sınırdan ceza tayini yapıldığı belirtilirken, 5237 sayılı TCK.nın 66/1-e maddesinde öngörülen asli dava zamanaşımın dolması nedeniyle görevi yapmamak için direnme suçunda düşme kararı verilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Bu kararın 2021/16322 E. ve 2022/3491 K. numaraları ile kaydedildiği belirtilmektedir.
Detaylı kanun maddeleri:
-TCK'nın 109/3-b maddesi (TCK'nın 109/3-b maddesi uygulama yeri olmadığı için)
-TCK'nın 109/3-f maddesi
-5237 sayılı TCK.nın 66/1-e maddesi (görevi yapmamak için direnme suçunda asli dava zamanaşımı süresinin belirlenmesi için)
-5237 sayılı TCK.nın 67/2-d maddesi (zamanaşımının kesilmesi için)
-CMUK'nın 318. maddesi (m
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanık hakkında tayin edilen ceza miktarına göre, sanık ... müdafinin duruşmalı inceleme isteminin 1412 sayılı CMUK.nın 318. maddesi uyarınca reddine karar verilerek yapılan incelemede;
1) Sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükme yönelik sanık müdafinin temyiz isteminin incelenmesinde,
Müştekinin sanıklardan ...'ın işlettiği bardan ayrılmak istediğini bildirmesi üzerine, cebir kullanmak suretiyle tüm sanıkların bardan çıkmasına izin vermedikleri, mağdurenin polise haber vermesi üzerine gelen polislerin içeriye el feneri ile ışık tutmak suretiyle saklanmış vaziyette barda 5 kişiyi görmeleri üzerine içeriye girdikleri, mağdurenin zorla tutulduğunu görevli polis memurlarına bizzat söylediği, mağdurenin tüm sanıklar tarafından zorla alıkonulduğuna ilişkin avukat huzurunda alınmış 19.11.2009 tarihli kolluk ifadesi ve doktor raporunun müştekinin zorla alıkonulduğunu teyit ettiği, mağdurun ışıklar kapatılmak suretiyle içeride sesi çıkmayacak şekilde tutulduğu hususunun tutanak ile de sabit olduğu gerekçeleriyle sanıkların mahkumiyetlerine karar verildiğinin anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Sanığın üzerine atılı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu diğer sanıklar yönünden bozma gerekçesine göre birden fazla kişi ile birlikte işlemediğinin anlaşılması karşısında, TCK'nın 109/3-b maddesinin uygulama yeri olmadığı anlaşılmış ise de, TCK'nın 109/3-f maddesinin de uygulanması ve alt sınırdan ceza tayin edilmesi nedeniyle, bu husus sonuca etkili olmayacağından bozma nedeni yapılmamıştır.
Bozmaya uyularak, yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanık ... müdafinin sübuta, lehe hükümlerin uygulanmadığına,bozma ilamının gereğinin yerine getirilmediğine yönelik temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2) Sanıklar hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafilerinin temyiz istemlerinin incelenmesinde,
Sanıklara yüklenen suçun Yasa maddesinde öngörülen cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu 5237 sayılı TCK.nın 66/1-e maddesinde belirlenen 8 yıllık asli dava zamanaşımı süresinin, aynı Yasanın 67/2-d maddesinde belirtilen zamanaşımını kesici son işlem olan 12.07.2011 tarihli ilk mahkumiyet tarihinden hüküm tarihine kadar dolduğu ve zamanaşımı sebebiyle düşme kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden yargılamaya devamla yazılı şekilde mahkumiyet hükümleri kurulması,
Yasaya aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta anılan Yasanın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan açılan kamu davasının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK.nın 66/1-e, 67/2-d ve CMUK.nın 223. maddeleri gözetilerek DÜŞÜRÜLMESİNE,
3) Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafilerinin temyiz istemlerinin incelenmesinde ise,
Müştekinin aşamalarda değişen soyut beyanları dışında sanıkların atılı suçu işlediklerine ilişkin her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırı delil bulumadığından beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.02.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.