Esas No: 2019/5102
Karar No: 2022/3492
Karar Tarihi: 28.02.2022
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/5102 Esas 2022/3492 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıkların, iştirak halinde dolandırıcılık suçundan mahkumiyet kararları bozulmuştur. Buna gerekçe olarak, noterliğin bir kamu kurumu niteliği taşımaması ve dolandırıcılık suçunda kamu kurum ve kuruluşlarının maddi varlıklarının kullanılmaması gösterilmiştir. Ancak, sanıkların kasten yaralama suçundan da suçlu bulundukları ve bu suça ek olarak başka bir suç işledikleri için uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağı belirtilmiştir. 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanıklara isnat edilen 5237 sayılı TCK'nın 157/1. ve 86/2. maddesinde düzenlenen suçların uzlaştırma kapsamına alındığı belirtilmiştir. Karar, 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince bozulmuştur. Kanun maddeleri: TCK'nın 158/1-d, 5271 sayılı CMK'nın 253/3, 5237 sayılı TCK'nın 157/1. ve 86/2. maddeleri.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanıklar hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlere yönelik katılan vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde,
Mahkemece kanıtlar değerlendirilip gerektirici nedenleri açıklanmak suretiyle verilen beraat kararları usul ve yasaya uygun bulunduğundan katılan vekilinin suçun sabit olduğuna yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2) Sanıklar hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan hükümler ile sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükme yönelik sanık ... ve müdafi, sanık ... müdafi ve katılan vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesinde ise,
Sanıkların iştirak halinde hareket ederek gerçekleştirdikleri eylemlerinde herhangi bir kamu kurum ve kuruluşlarının maddi varlığının kullanılmadığı, noterliğin bir kamu hizmeti olmasına rağmen kamu kurumu niteliği taşımadığı, münhasıran araç devrinin noter kanalıyla yapılmasının TCK'nın 158/1-d maddesinde düzenlenen nitelikli hale vücut vermeyeceği ve bu nedenle olayda TCK'nın 158/1-d maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunun oluşmadığı anlaşıldığından, tebliğnamedeki aksi düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Taraflara soruşturma aşamasında uzlaştırma teklifi yapılmış ise de, uzlaşma teklifinin yapıldığı tarihte sanığın üzerine atılı dolandırıcılık suçunun uzlaşma kapsamında bulunmadığı gibi sanığın katılana karşı suç tarihi itibariyle uzlaşma kapsamında bulunan
kasten yaralama suçunu uzlaşma kapsamına girmeyen dolandırıcılık suçu ile birlikte işlemesi nedeniyle, 5271 sayılı Kanun'un 253/3. maddesinde “Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz.” hükmü uyarınca, uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağı ve yapılan uzlaştırma teklifinin de hukuken geçersiz olduğu, 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanıklara isnat edilen 5237 sayılı TCK'nın 157/1. ve 86/2. maddesinde düzenlenen suçların uzlaştırma kapsamına alındığı nazara alınarak, her iki suç yönünden uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş,sanık ... ve müdafi, sanık ... müdafi ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.02.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.