22. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/16947 Karar No: 2016/23321 Karar Tarihi: 13.10.2016
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/16947 Esas 2016/23321 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2016/16947 E. , 2016/23321 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, yıllık izin ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davalıya ait iş yerinde 07.10.2003-06.04.2011 tarihleri arasında çalıştığını, şirket sahibi olan işverenin bir başka işçiyi taciz ettiği iddiası üzerine işveren ile şirkette çalışan bir gurup çalışan arasında yaşanan kavga sonucunda, işverenin bir kısım çalışanı hakaret ve küfür ederek kovduğunu, iş verenin bu davranışı ve Sosyal Sigortalar Kurumu primlerin gerçek ücreti üzeriden yatırılmaması sebebi ile iş sözleşmesinin haklı sebebe dayalı feshettiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir. Davalı vekili, davacının müvekkili şirkette 07. 05. 2007 tarihinde işe başladığını, kendi isteğiyle ve hiçbir sebep olmaksızın işten ayrıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Bozma ilamına uyulan mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının 01.01.2004-09.06.2006 ile 08.05.2007-08.04.2011 tarihleri arasında altı yıl onbir ay dört gün çalıştığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Bilirkişi tarafından tespit edilen çalışma tarihleri yerinde ise de hizmet süresi fazla belirlenmiştir. Davacının belirlenen çalışma tarihlerine göre hizmet süresinin altı yıl dört ay sekiz gün olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca mahkemece davacının kıdemi altı yıl dört ay sekiz gün olarak dikkate alınması gerekli iken yazılı gerekçesi ile yanılgılı bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek olması halinde ilgiliye iadesine, 13.10.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.