Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/6318
Karar No: 2012/11033
Karar Tarihi: 23.11.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/6318 Esas 2012/11033 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, miras yoluyla intikal, taksim ve eklemeli kazanmayı sağlayan hukuksal sebeplerine dayanarak kadastro sırasında mera olarak sınırlandırılan 118 ada 117 parsel sayılı taşınmazda zilyetliği altında bulunan bölümün sınırlandırmasının iptali ile adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacı yararına zilyetlik koşulları oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya elverişli bulunmamaktadır. Tarafların iddia ve savunmalarını tanık dahil her türlü delille ispat etme olanakları bulunmaktadır. Bu kapsamda Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 36. maddesine göre, herkes meşru vasıta ve yollarla mahkemelerde iddia ve savunma hakkına sahiptir. Yine TMK.nın 6. maddesine göre, iddia eden iddiasını ispatla mükelleftir. Mahkemece yapılacak iş, tarafların dayandıkları delillerin yöntemine uygun bir biçimde toplanması, taşınmazın tahsisli meralardan olup olmadığının araştırılması bakımından öncelikle bu yerde mera tahsisinin bulunup bulunmadığının kadim mera kayıt ve belgeleriyle birlikte İl Özel İdare Genel Sekreterliği, İl/İlçe Tarım Müdürlüğü ile Tapu Sicil Müdürlüğünden sorulması, varsa mera norm kararı ile tahsis tutanağı ve paftası ile kadim meraya ait belgeler getirtilerek mahallinde uygulanıp nizalı taşınmazın bu belgeler kapsamında kalıp kalmadığının belirlenmesi, taşınmazın öncesinin kadim mera niteliğinde olup olmadığının araştırılması bakımından ise, komşu köylerden yerel bilirkişiler tespit edilmesi, tespit edilen komşu köy ile diğer
8. Hukuk Dairesi         2012/6318 E.  ,  2012/11033 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali, sınırlandırmanın iptali ve tescil

    ... ile Hazine, ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali, sınırlandırmanın iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Horasan Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 03.06.2009 gün ve 196/116 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı, miras yoluyla intikal, taksim ve eklemeli kazanmayı sağlayan hukuksal sebeplerine dayanarak kadastro sırasında mera olarak sınırlandırılan 118 ada 117 parsel sayılı taşınmazda zilyetliği altında bulunan bölümün sınırlandırmasının iptali ile adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine temsilcisi davanın reddini savunmuştur.
    Dahili davalı Köy Tüzel Kişiliği temsilcisi, nizalı yerin davacıya ait olduğunu açıklamıştır.
    Mahkemece, davacı yararına zilyetlik koşulları oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 118 ada 117 sayılı mera parselinde teknik bilirkişilerin 07.11.2007 tarihli rapor ve krokisinde D harfi ile gösterilen 15.040,387 m2"lik taşınmazın davacı adına tapuya tesciline karar verilmiştir. Hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından, mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya elverişli bulunmamaktadır. Şöyle ki; Dava konusu 118 ada 117 sayılı mera parseli 21.04.2006 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında belgesizden mera vasfı ile tespit görmüş ve tutanağının itirazsız olarak kesinleşmesi ile 30.06.2006 tarihinde özel siciline tescil edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık nizalı taşınmazın, niteliği, kazanmaya elverişli olup olmadığı, özel mülkiyete konu olabilecek yerlerden ise, zilyetlik yoluyla kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. Dava konusu taşınmaz belgesizden tespit ve tescil edildiğine ve davacı taraf kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayandığına göre, tarafların iddia ve savunmalarını tanık dahil her türlü delille ispat etme olanakları bulunmaktadır. Bu kapsamda Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 36. maddesine göre, herkes meşru vasıta ve yollarla mahkemelerde iddia ve savunma hakkına sahiptir. Yine TMK.nın 6. maddesine göre, iddia eden iddiasını ispatla mükelleftir. Ne var ki; yargılama tutanakları üzerinde yapılan incelemede davalı Hazineye tanık ve delillerini bildirmeleri için süre ve imkan tanınmadığı gibi, 17.09.2007 tarihli yargılama oturumunda verilen keşif ara kararında tanıkların keşif yerine nasıl çağrılacağının da gösterilmediği belirlenmiştir. Bu durum, usul ve yasaya aykırıdır. Yine, taraflarca hazırlanma ilkesinin geçerli olduğu eldeki davada, mahkemece istek olmadan tespit bilirkişisinin dinlenmesi de usul ve yasaya aykırıdır. Öte yandan, mahkemece yöntemine uygun biçimde tahsisli ve kadim mera araştırması yapılmadan hüküm kurulması isabetli olmamıştır.
    Hal böyle iken; mahkemece yapılacak iş, davalı Hazineye tanık ve delillerini, davacıya ise kadim mera araştırması kapsamında komşu köylerden tanık ve delillerini bildirmesi için yöntemine uygun biçimde süre ve imkan tanınması, tarafların dayandıkları delillerin yöntemine uygun bir biçimde toplanması, taşınmazın tahsisli meralardan olup olmadığının araştırılması bakımından öncelikle bu yerde mera tahsisinin bulunup bulunmadığının kadim mera kayıt ve belgeleriyle birlikte İl Özel İdare Genel Sekreterliği, İl/İlçe Tarım Müdürlüğü ile Tapu Sicil Müdürlüğünden sorulması, varsa mera norm kararı ile tahsis tutanağı ve paftası ile kadim meraya ait belgeler getirtilerek mahallinde uygulanıp nizalı taşınmazın bu belgeler kapsamında kalıp kalmadığının belirlenmesi, taşınmazın öncesinin kadim mera niteliğinde olup olmadığının araştırılması bakımından ise, yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarına göre, komşu köylerden yerel bilirkişiler tespit edilmesi, tespit edilen komşu köy ile diğer yerel bilirkişileri ile tüm taraf tanıklarının HMK.nun 243 ve 244.maddeleri gereğince keşif yerine davetiyeyle çağırılmaları, aynı Kanunun 259 ve 290/2.maddeleri uyarınca uyuşmazlığın taşınmaza ilişkin bulunması nedeniyle yerel bilirkişi ve tanıkların mümkün olduğunca keşif yerinde dinlenmeleri, dava konusu taşınmazın öncesinde ne niteliğinde bulunduğunun, taşınmazda kim yada kimler tarafından ne şekilde hangi tarihte imar-ihya çalışmalarına başlandığı, imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarih ile tarımsal amaçlı zilyetlik başlangıç tarihinin, zilyetliğin dava tarihine kadar ne şekilde ve kim tarafından sürdürüldüğünün yerel bilirkişi ve tanıklardan sorularak açıklığa kavuşturulması, beyanlar arasındaki çelişkinin HMK.nun 261.maddesi gereğince giderilmesi, bunlardan ayrı Horasan Kadastro Mahkemesinin 2006/190 Esas ve 2008/5 Karar sayılı dosyasının getirtilerek incelenmesi, anılan dosyada nizalı olan kısım ile eldeki dosyada yargılamaya konu olan bölümün aynı yer olup olmadığının denetime olanak verecek şekilde belirlenmesi, ondan sonra iddia ve savunma kapsamında tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesidir. Eksik araştırma ve incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    Kabule göre de, dava konusu mera parseli özel siciline kayıtlı bulunduğuna göre, taşınmazdaki nizalı kısmın sınırlandırması iptal edilmeden doğrudan tescil hükmü kurulması doğru olmamıştır.
    Davalı Hazine temsilcisinin, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile yerel mahkeme hükmünün 118 ada 117 sayılı mera parseline yönelik bölümünün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK.nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, 23.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi