Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2015/3278 Esas 2019/39 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3278
Karar No: 2019/39
Karar Tarihi: 08.01.2019

Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2015/3278 Esas 2019/39 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen 2015/3278 E., 2019/39 K. numaralı kararda suça sürüklenen çocukların, mağdurun organ sokmaya dair çelişkili beyanları nedeniyle nitelikli cinsel istismar suçundan mahkum edilmelerine karar verildi. Ancak, suça sürüklenen çocukların eylemlerinin organ sokmak suretiyle değil, basit cinsel istismar şeklinde gerçekleştiği belirtilerek, cezalarının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 103/1-3-4 ve 43. maddeleri uyarınca belirlenmesi gerektiği vurgulandı. Kararda, suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanunun uygulanacağı vurgulanarak, 6545 ve 6763 sayılı kanunların cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarla ilgili hükümlerinin de değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verdiği ifade edilerek, yeniden değerlendirme yapılması gerektiği vurgulandı. Kararda, suça sürüklenen çocukların müdafiileri ile katılan mağdur vekilinin temyiz itirazlarının yerinde olduğu gerekçesiyle hükümlerin bozulmasına karar

14. Ceza Dairesi 2015/3278 E. , 2019/39 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇA SÜRÜKLENEN
ÇOCUKLAR : ..., ...
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkumiyet

İlk derece mahkemesince verilen hükümlerin suça sürüklenen çocuk ... müdafii tarafından duruşmalı temyiz edilmesi üzerine, duruşma istemi uygun görülmediğinden incelemenin, duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Mağdurun aşamalardaki beyanlarında organ sokmaya dair çelişkili anlatımlarının bulunması, hakkında düzenlenen raporda, vücuda organ ya da sair cisim sokulduğuna dair bulgu saptanamadığının belirtilmesi ve tüm dosya içeriği karşısında, suça sürüklenen çocukların eylemlerini organ sokmak suretiyle gerçekleştirdikleri hususunun şüphede kalıp mevcut haliyle eylemlerinin iştirak halinde zincirleme şekilde zorla çocuğun basit cinsel istismarı suçunu oluşturduğu ve suça sürüklenen çocukların 5237 sayılı TCK"nın 103/1-3-4, 43. maddeleri gereğince cezalandırılmaları gerektiği gözetilmeden, suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan hüküm tesisi,
Kabule göre de;
Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yer alan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların ve 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunla TCK"nın 103. maddesinin yeniden düzenlenmesi karşısında, 5237 sayılı TCK"nın 7/2. madde-fıkrasındaki "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü gözetilerek lehe olan hükmün önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi, her iki kanunla ilgili uygulamanın denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi ve 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan hususlar nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocukların müdafiileri ile katılan mağdur vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.