Zimmet - kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/13116 Esas 2019/2106 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi Esas No: 2018/13116 Karar No: 2019/2106 Karar Tarihi: 14.02.2019
Zimmet - kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/13116 Esas 2019/2106 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, kişinin zimmet, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından mahkum olduğu bir davada verilen mahkumiyet hükümlerini incelerken, zimmet ve resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen hükümleri doğru buldu ve reddettiği temyiz itirazlarını onadı. Ancak, nitelikli dolandırıcılık suçuna ilişkin verilen mahkumiyet hükmünü de inceledi ve olumlu buldu. Ancak, suçun işlendiği tarih itibarıyla yürürlükte olan kanuna göre cezanın belirlenmesi gerektiği konusunda uyardı. Hükmün gerekçe kısmında bu durum değerlendirildiği halde, temel hapis cezasının kanunda belirlenen üst hadden fazla belirlendiği için fazla ceza tayini yapıldığına dikkat çekti. Ayrıca, hapis cezasına mahkumiyet nedeniyle TCK'nın 53/1 maddesi uyarınca hak yoksunluklarının hükmedilmesi gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri 158, 6763 sayılı kanunun 14 ve TCK'nın 7/2, 50/1-a, 53/1 ve 53/5 maddeleridir.
5. Ceza Dairesi 2018/13116 E. , 2019/2106 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi KATILANLAR : .... Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, .... . SUÇ :Zimmet, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, nitelikli dolandırıcılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 1-Sanık hakkında zimmet ve kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Bozmaya uyularak gereği yerine getirilmiş, delillerle iddia ve savunma, yapılan yargılama göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan yerinde görülmeyen sanık müdafi ile katılanlar vekillerinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükümlerin ONANMASINA, 2-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise; Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak;
TCK"nın 158. maddesinde 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 14. maddesiyle yapılan değişiklikle "iki yıldan yedi yıla" ibaresi "üç yıldan on yıla" şeklinde değiştirilmiş ise de TCK"nın 7/2. madde-fıkrasındaki "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." hükmü nazara alındığında, suç tarihi itibarıyla yürürlükte olan düzenlemenin sanığın lehine olduğu, hükmün gerekçe kısmında da bu yönde değerlendirmede bulunulduğu halde, temel hapis cezasının kanunda belirlenen üst haddin üzerinde olacak şekilde 8 yıl olarak belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayini, .../... -2- Gün adli para cezasının bir gün karşılığı belirlenirken kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine ilişkin TCK"nın 50/1-a maddesine yer verilerek karışıklığa yol açılması, Hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak TCK"nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına hükmolunması gerektiğinin gözetilmemesi, Suçun 5237 sayılı TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkilerin kötüye kullanılması suretiyle işlendiği kabul edilmesine rağmen sanık hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesinin uygulanmaması, Hükümlü.... hakkındaki mahkumiyet hükmü Dairemizin 22/02/2018 gün ve 2017/6155 Esas, 2018/1119 sayılı Kararı ile düzeltilerek onanmak suretiyle kesinleştiği halde, bu hükümlüden elde edilen Adli Emanete kayıtlı belgelerle ilgili yeniden karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık müdafi ile katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 14/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.