17. Hukuk Dairesi 2014/22133 E. , 2015/2234 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu davalı tarafından zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalanan ... plaka sayılı aracın 08/11/2012 tarihinde başka bir araçla yaptığı trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 5.000 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 2/l. Maddesi gereğince mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan sigorta sözleşmelerinin tüketici işlemi olduğu, davanın tarafları arasında mutlaka imzalanmış bir sigorta sözleşmesi bulunmasının şart olmadığı, davaya konu uyuşmazlığın sigorta hizmeti sunan, satıcı ve sağlayıcı olan davalı sigorta şirketinin sigortaya ilişkin ve tüketici sayılan davacıya karşı tüketici işlemi ve tüketiciye yönelik uygulamalarından kaynaklandığı, görevli mahkemenin ... Tüketici Mahkemesi olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup, kazaya neden olan aracın zorunlu mali sorumluluk sigorta şirketine husumet yöneltilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemesince, uyuşmazlığın 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Satıcı; Kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi kapsar. Tüketici ise Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Aynı Kanunun 3. maddesinde de “Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 1483/I. maddesinde sigortacıların diğer kanunlardaki hükümler saklı kalmak üzere faaliyet gösterdikleri dalların kapsamında bulunan zorunlu sigortaları yapmaktan kaçınamayacakları belirtilmiş, aynı yasanın 4/I-a maddesinde de, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı açıkça düzenlenmiştir.
Somut olayda, davanın, kazaya neden olan aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısına karşı açılmasına, zorunlu sigortanın 6102 sayılı TTK’nda düzenlenmesine ve aynı yasanın 4. maddesi uyarınca bu kanunda düzenlenen işlerden kaynaklanan davaların ticari dava niteliğinde olduğunun kabul edilmesine göre, uyuşmazlığın Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 09.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.